21 Aralık 2018 Cuma

Öyle öldüm, ama yeniden doğdum hem de eskisinden daha güzelim ÇATLAAAAAAA

Önce duygusal bir başlangıç yapacağım, bu yazı geçen gece dertleştiğimiz kalp dostum sevgili ışıklı ruh için, o kadar yumuşak ve parlak bir ışığı var  Myrrh sana gelsin naçizane...

Şimdi duygusallık bitti artık mottomuz;

Ayyyyy ayyayy Ayyyyy (Mekiskalı gibi bağırarak okuyunuz)

22 Aralık 2018 Yengeç burcunda muttteşemm bir dounay var. Ogün ayrıca Günlerin uzamaya başladığı gün, ve Nartugan bayramı. Yaaani kutlanacak çoook şey var. Bana her gün bayram yeyyysss ama aynı günde 3 bayram olması da ayrı bir heyecan benim için. Nartugan ne beeee diyenlere detaylı Nartugan yazısı akşama gelecek. Türk mitolojisine dalalım biraz da :)

Sabit yıldızımız (bu gecenin assolistiiii Betelgeuse vee daha kuvvetli Menkalinan)

Betelgeuse! Betelgeuse! Betelgeuse! filmi hatırlayan var mı? İşte aynen öyle eğleneceğimiz bir dolunaydır bu sevgili Romalılar!
İlgili resim
Noolduuu pişman mı olduuun nooolduuu :) yemezler ben defterleri yaktım tavsiyem sen de kendini yak dolunayıdır bu (ay laf mı soktum sandınız ay hiç öyle şey yapar mıyıııımmmmmm çok ayıp)

Betelguise Orion'un o kocaman sopasını tutan elini bedenine bağlayan omzunda duran kocaman kırmızı yıldız. Orion hikayemiz burada. Yani bu şu demek arkadaşım bekleme yapma iner kafana levye (bir nevi o demek - arkadaşlar deliyseniz ve deli görüyorsanız temkinli olmak açısından sopayı saklamakta fayda var bunu da burada belirteyim naçizane). Ha diğer yandan sopa sende, yani sana güç veriyor, kuvvet veriyor, ve hatta yaratıcılık veriyor. Süper enerjik bir yıldızımız kendisi. Şans dağıtıyor Santa bu sene Betelgeuse ile geliyor. Savaşı da kızıştıran başlatan değiştiren bir yıldız olan Betegeluse sizlere içinde bulunduğunuz savaşlarda birer nükleer bomba hediye ediyor. Şimdi diyorsun ki e bana varsa karşımdakine de var. Şöyle hemen açıklıyorum, Betelgeuse mazlumun yanında :) birazcık minnoşçuk bir objektif ol, bak bakalım olayda mazlum kim, sensen yaşadın.

O gün benim planım şu; çiçekler ekeceğim ki bereketlensinler artarak çoğalarak bana bereket getirsinler. Güzel yemekler yapacağım ki zaferimi kutlarken paylaşayım. Parlatan Betelgeuse benim de sol omzun olsun Orion gibi.

Yengeç burcunda parıl parıl parlıyor Diana bu sefer (ben Roman Diana ismini seviyorum ay için ama bazen eril bazen dişil hissediyorum)
Heracles Hydra ile ilgili görsel sonucu
Kaynak burası

Herkülümüz Zeus'un ölümlü bir kadın ile çapkınlığının meyvesi. Zeus'un da karısı Hera. Bu Hera şimdi başhaseki ya, kendisi de ölümsüz, koca tanrıça. Bizde vardır o aa hemen adamı aklayıp etraftakilere suçu yüklemek, yok güzel kardeşim sen de yapıyorsun ben de yapıyorum hepimiz yaptık bunu yani, neyse ama bak en azından yeni bir şey değil Hera da yapmış (bu onu haklı çıkarmaz hala adamın pisliği bu). Hera bu garibim Küçük Emrahvari Herküle kıl. Diyor ki senin hayatını kaydırıcam ooğluuaammm. Dediğini de yapıyor. Herkül büyüyor, serpiliyor aile kuruyor, herkes ölümlülerden insan falan bunlar, Hera bakıyor boyu devrilesice kocasının veled-i zinası (şimdi öyle görüyor bu, Hera'nın gözünden bakıyoruz) mutlu mesut kırlarda yavru kuzu gibi sekiyor. Hera da Zeus'a olan öfkesini (aman kocam gitmesin salaklığı, net salaklık) Zeus yerine Herkül'e kuruluyor ya, hah diyo şimdi öptüm belanın alnından, bir delilik veriyor Herkül'e.

O esnada Herkül'ün bir gözü dönüyor, sonuç 3. sayfa haberi. Cinnet getiren Herkül karısı ve çocuklarını hunharca katletti. Bir kendine geliyor eyvah ben ne yaptım!!! Korkunç manzara,  Herkül orada ağıtlar yakarken biz de düşünelim evde güvende miyiz? bize güven veren figürler ne halde? gerçek mi yoksa maskeler altına mı saklanıyoruz? Yolunda olmayan neler var ve ne yapmam gerek? Bu dolunay bırakıp gitmenin eski dosyaları yakmanın dolunayı onu da hatırlatayım. Bitişler yas tutulacak anılar değildir, bitişler kutlanacak yeni başlangıçlardır.

Dönelim Herkül'e biraz kendine gelir gibi oluyor başlıyor Apollon'a yakarmaya. Apollon insaf ediyor babalık yapıyor diyor ki sen Tyrnis ve Miken kıralı Kıraaaallll Eurystheus'a git, işlediğin cinayet içn 12 sene ona hizmet et. 12 burç 12 sene... Herkül'ün bu süre içerisinde 10 - 12 görev yaptığı söylenir. Kesin sayı yok (zaten mitoloji bu ne kesin ki?)

Herkül'e verilen 2. görev, Lerneanlı Hidra'yı öldürmek. Hidra dediğimiz de korkunç bir yaratık, feci öümcül zehirli bir şey, çirkiiiinnnn, piiissss, 9 tane kafası var her biri ayrı ölümsüz, vahşiii. Ay ben birine benzetiyorum ama şimdi söyleyemem :D Kafalardan birini kesiyorsun ölümsüz ya iki tane birden çıkartıyor. Manyak da kafa da gidik bunun. Herkül uğraşırken bununla Hera da fiştekçi ya (gene Hidra'yı benzettiğim birine benzettim yaa ne olacak benim bu halim) salıyor bir de Herkül ile Hidra'nın dalaştığı alana bir yengeç. Dev gibi o Akdeniz Lokumlarından yapsak köy doyar ama yemeyelim bu da zehirli. Herkül Hidra ile uğraşırken bir de Karkinos geldi haydaa (Karkinos bizim yengeç hani zehirli Akdeniz Lokumu olan). Karkinos bu arbedede kapıyor bizim oğlanın ayak başparmağını. Herkül'ün canı zaten burnunda analığının Karkinosunu bir eziyor bizim yengeç hooop ilk meyhaneye meze olmaya. Hera tabi düdüklü tencere gibi basınçtan çıldırıyor yengeçcciği de gökyüzüne gönderiyor eforu için, oldu mu sana bizim yengeç burcu? Hidra ne oldu? Saldırıyor da saldırıyor shereffless, Herkül'ün yeğeni yetişiyor imdada Herkül her bir kafayı kestiğinde bedenden sarkan tendonları yakıyor elindeki meşale ile Iolaus (yeğen bizim), dağlıyor canavarı. Herkül son kafayı da kesiyor alıyor onu Lerna - Ealous arasındaki yolun kenarına gömüyor, üzerine de bir kocaman kaya hadi sana el Fatiha Hidracım. Bakıyor Herkül buradan daha gelecek var, kesiyor doğruyor bedeni kılıcını da Hidra'nın kanında yıkıyor, zeki adam tabi. Kan feci zehirli artık kılıcını saplaması bile gerekmeyecek. İnan savaşlarından öğreniyor azizim. Ha bizim Kıraaaaallll bunu saymıyor görev olarak efendim neymiş yeğeni yardım etmişmiş. Lan sana bir dev yengeç ile böyle bir canavar saldırsa peeeeyyhhh neyse.

Kıssadan hisse, savaşlardan öğreniriz, istedikleri kadar organize gelsinler ilahi adalet var arkadaş, ilahi düzende herkes karmasına düşen kadar pirinç tanesi alır. Kimine risotto kimine çıkma kırık pirinç bunu da burada belirtmek isterim.

Dolunayımızın en parlak yıldızı ise Menkalinan sabit yıldızı. Mars ve Merkür gibi bir şey, özgüveni pompalayan kibuna ihtiyacımız var bu sene çok kapanışlar yaşadık, yıldızlara ışıklara insanlar yolladık, hayatta olmaz kaybedersem ölürüm dediğim şeyleri kaybettik, aa ölmedik, sonunda çok güzel yepyeni insanlar olduk eskisinden daha güzel daha temiz. Yüzüstü bırakıp Gidenlerin de vay haline (ışıklara gidenleri demiyorum ayool) onlara da ceza veriyor. Yandınız ayol yandınız :) biz bizi biliriz bizlere de yeni kapılar açılacak.

Menkalinan Arabacı takımyıldızının omzu. Ne dedi bu kadın şimdi? Açıklıyorum hemen :) Arabacı'nın diğer adı Auriga (ne güzel söylemesi Aurigaaa rengarenk bir kelime) Auriga'nın pek çok hikayesi var, benim en sevdiğim ise biraz hüzünlü (oysa ki hiiiç sevmem hüzünlü şeyleri) Bizim arabacı Hephaisthos'un oğlu ama biraz tuhaf doğumu, babanın yere saçılan tohumlarından dünyaya geliyor yarı insan yarı yılan (bazıları mesela insan ılığında ful yılan, ama biz yılan sevmiyoruz onları öpmüyoruz), Athena (benim sevgili Athenam) bu garibanı görüyor bebecik bu daha bir kutuya koyuyor bunu veriyor Attika'nın ilk kıralı olan Kekrops'un kızlarına açmayın diyor kutuyu. Şimdi kedilerde de aynı şey var, yapma dediğini yapar kim gibi kadın milleti, tabi ki kızlar kutuyu açıyor. açıp bakıyorlar içinde bizimki, kızlar olayı görünce delirip intihar ediyorlar. Sözüm ona intihar edilen yer bugünkü Akropolis. Bizim eleman da öyle böyle Atina Kıralı oluyor ve efsaneye göre 4 atlı arabayı kullanan ilk kişi oluyor. Yani ne var bu yıldızda, sarsma, yıkım, azim, ceza, ŞİMMDİİİ SİNEMALARDAAAAA.

Bu dolunay ne yapalım? Bir kere bu sene yordu vallahi yordu billahi yordu. Eski defterleri yakıyoruz, dönüşüyoruz. Anlattığım masallarda bir çok toprak olgusu vardı, dikkat ettik di mi :) yay burcu hava elementi bu ay hala oradayız, dolunay yengeç burcunda su elementi, mum yakıyoruz ateş elementini tamamlıyoruz. Ben mumlarıma biraz da lavanta yağı damlatırım süper kokar, sakinleştirir. İçe dönelim. Bu akşam aynı zamanda eklips, onu da akşama yazıcam yollicam size, Sümerler'e dalacağız biraz.

Seni yoran ne varsa yaz bir kağıda götür yak yak yak yak yok et, külleri savur denize havaya toprağa. Bitti artık, kapılar açıldı. Evet delilikler yaşandı ama cezalar çekilecek, evet mağdur da oldun, ödüllerini alacaksın. Evet yıldızlara uğurladıklarımız oldu, onları onurlandıracaksın ve üzmeyeceksin sen ağlarsan cennetin tadını çıkartamazlar bunu yapmaya hakkımız yok. Her hikayede savaşlardan sonra ödüller verildi. Herkül en cesur oldu en kahraman en meşhur, Auriga bir hilkat garibesi iken acı da çekmişken kıral oldu uysal atları oldu yıldız oldu. Omzu bize rehber oluyor. Dolunaya aç kalbin çünkü bu sefer şifa dağıtmak için parlayacak. Ev nedir düşün, içine dön, yakman gerekenleri yak bırakman gerekenleri bırak gitsinler. Onlar gitmeden yeni kapı açılmayacak. Kirli bir yere temi enerji girmeyecek. Kapalı kalan bir odadasın düşün, havasız sen camları açmalı içeri ışık ve havayı davet etmelisin tazelenmek için.

OmKremŞanti













13 Aralık 2018 Perşembe

Yıldız Tozları, Yaralar, Altın Arabalar ve Let go!

We are all stardust
Hepimiz Yıldız Tozuyuz

Peki yıldızlar nereden geldi?

Phaethon, yani meali parlaklık / parlamak. Şımarık bir ergenceğiz. Gerçi biraz da Freudien bir hikyemiz var burada. Annesi Clymene, bir Oceanoid. ( Oceanoid ne ya hu şimdi diyenlere, Okyanus ve Thetis isimli iki titanın 3000 peri yavrusundan biri). Clymen'nin Güneş Tanrısı Helios'tan olan inik yavrusu. Şöyle bir durum var yalnız Helios bütün gün o altın arabasının üzerinde dünyayı turlayıp duruyor. Her kıtada bir sevgili falan, eve meve uğradığı yok ilgisiz herifin teki. Evede Clymene bekler dur bir ilgileneyim, melek yavrularım bekler bir gönüllerini alayım yok. Ancak altın arabaya atlasın oraya gitsin burayı gezsin, her şeyi görsün arada dedikodu yapsın, ortalığı karıştırsın, sevgili yapsın orda burda.

Phaethon da yavrum yazık bildiğin Sezercik. Benim babam güneş tanrısı biliyo muussaaaaannnnn altından kocaman bir arabası vaaaar falan diyo. Mahalle çocukları da hedi len ordan diyor. Bu yavrucağın kalbi kırılıyor. Belki gözünden bir kaç yaş dökülüyor. E mahalledeki çocuklar acımasız. Anacığı desen... ilgi görmeyen kadından korkacaksın arkadaş, kalp kırıklığı hiç bir şeye benzemez.

Seneler geçiyor (tanrı ve peri ya bunlar binlerce milyonlarca yıl da diyebiliriz ya da daha basiti zaman aten bizim uydurduğumuz bir şey boş ver yaşadılar de geç). Bu eksiklikler ile büyüyen yaraları açıkta Sezercik kılıklı Phaetheon anne anne benim babam Güneş Tanrısı değil mi diye sora sora oluyor sana bir ergen. Kadın da ne yapsın evet yavrum diip duruyor.

Geçiyor Bor'un pazarı sürsün Helios altın arabayı Niğde'ye, pişman oluyor olmasına sen karını evladını  bırak bir başlarına pişman ol sonra gel aşırı şımart. Bizim Phaethon yaralı bir ergen, baba çıkmış sonunda ortaya. Freud bu kısmı süper açıklar da ben bulaşmayayım bu girizgahtan anlamışsınızdır diye düşüyorum zaten.

Babaaa versene bana senin şu arabayı bi tur atayım hem mahalledeki oğlanlar da görsün kimmiş benim babam diye yalvarıp duruyor. Helios sorumsuz herif sen sivilceli ergene veriyor anahtarı (anahtar dediğim teşbih; ölümsüz atların çektiği koskocaman süper über ihitşamlı altın bir araba bu) bizim ergende hava 1500 geçiyor başına atların alıyor yuları eline deh diyor haydi uçalım.

Sen bunlar koca ölümsüz aygır, e be sorumsuz Helios ne verirsin yavruya! Senden ne baba ne koca olurmuş yazıklar olsun!

Phaethon arabanın kontrolünü kaybediyor, yoldan çıkıyor galaksiler arası olsun bizim güneş sisteminde olsun kontrolsüz bir şekilde ve dehşet bir hızla ilerliyor.

Kaynak burası

Bunu gören Zeus çakıyor şimşeği eyvahlar olsun! Phaethon alevler içinde Afrikaya'ya Etiyopya'ya düşüyor. Derler ki Afrika bu olaydan sonra kurak ve çöl oldu. Paethon'un bedeni Eridanus Nehri'ne düştü yanarak. Hades'e doğru yol aldı.

Paethon'un kız kardeşleri koşmuştu atları arabaya, onlar kavak ağacına dönüştüler çektikleri acıdan. Ve gözyaşları bizim bayıla bayıla taktığımız amberler oldu.

Derler ki gökyüzüne yıldızlar cennetten bu olayın üzerine indi. Ve Paethon bir astroid oldu arada dünyaya uğrayan.

Bu akşam Paethon dünya'ya yaklaşıyor, gökyüzünde kıvılcımları şenlik yaratacak.

Yıldızlar indi ki bize rehber olsunlar. Paethon ne hatırlatacak bize? Dizginlerini sıkı sıkıya tuttuğumuz ne var, acıdan, egomuzun örselenmiş olmasından, üzüntüden bırakmadığımız ellerimizin sıkmaktan bembeyaz olması pahasına yapıştığımız hangi dizgin var? Bırak, bırak kutsal rehberin arabanı alıp güvenle indirsin. Şimşek yeme gene, çakılma Etiyopya'ya. Neyi değiştirmek için yırttın kendini de daha da çok battı o diken kalbine. İşte onları bırakmanı hatırlatmak için Paethon bu gece burada.

Dolunay geliyor, bu gece arın dolunay üzerinde parlasın.

Bugün içe dönmek kendini hobine vermek her türlü meditasyon yapmak için çok uygundur. Biraz içe kapan bir tart, bırakmadığın ne var ve neden bırakmıyorsun?

Günün sözü: Jiddu Krishnamurti'den gelsin Ne olduğu umrumda değil, bu da iç özgürlüğün esası.

Biz yıldız tozuyuz, peri tozuyuz, bırak ki mucizeler seni bulsun.

OmKremShanti


4 Aralık 2018 Salı

Yay Burcunda Yeni Ay: Z Raporu, Topraklanma ve Kaynana Zırıltısı

Yepppisssyenii parrıll parrııılllll bir Yeni Ay Yay Burcunda, Venüs Akrep'te ilerlerken taç çakramızda parıl parıl parlayacak biliyoruz değil mi?

Kasım Dolunayı'nı yazmak gelmedi içimden o da bir inziva dönemi gibiydi bana. Ama Aralık öyle mi? Bir kere ağacımı süsledim bile ben o içime çekildiğim günlerde. Parıl parıl Kırmızı yeşil süslerimle evi donattım biraz da altın ve gümüş parıltılar kattım. Bu da bizi NarTugan'a getiriyor ama o ayrı bir post olacak.

Ufak bir not: Aralık ayı Z raporu ayıdır sevgili Romalılar. Bu da şu demek, hesabımızı kitabımızı yapalım, bizi yoran enerji vampirlerini o minik sülükleri keneleri auramızdan atalım. Aralık Ateş ile özdeş bende, her gece bir mum mutlaka o evde yansın, hatta ofiste masanda da yansın. İçe dön ama dengeli dön, dışarıyı da unutma. Parıl parıl ışık ayıdır Aralık. Bak gene hatırlatayım :) O mum yanacak bir niyet tut mumu yak. Yatarken söndür evi yakma ama :)

Bizim şu an konumuz Yay burcunda yeni ay.

Başrolde: Herkül Takımyıldızndan Ras Algethi. Koccaaammmaaaann kıpkırmızı Mars-Venüs karışımının Merküryen sosla servis edildiği rafine bir yıldızımız. Arapça adından (ki dilim dönmüyor ra'is al-Jathi) manası da diz çökenin başı. Alpha Hercules - Herkül'ün Alfa'sı. Yalnız burada dualite var. Bu arkadaş iki yıldızdan oluşuyor ama tek anlatabildim mi :) Biri kırmızı turuncu diğeri yeşil mavi. Bu bana bir şeyi hatırlatıyor. Buldum buldum Yin-Yang :)
yin yang stock ile ilgili görsel sonucu

Ras Algethi Herkül olarak bilinmeden önce Sümerlerin muazzam kahramanı Gılgamesh olarak tanınıyordu. Adanmayı, daha yüksek güce teslim olmayı, sahip olduğumuz her şeyi sunmayı sembolize ediyor. Ne kadar da kutlamaların ışıkların ayı Aralık değil mi? her sene bu zamanlarda 8 Aralık civarı Güneş buradan geçiyor. Z raporuna ekleyelim. Dişi enerjinin yükseldiği ateşin ayında bu yıldız sağından kalkıyorsa dişilerden gelecek olan iyilikler, neşe ve sefadan haberler getirmekte. Haa terinden kalktıysa dişilik ile ilgili cadı kaynana kıvamında şirretliklere hazır olmak lazım. Bir yandan baktığında bu herkesin kendi Karması :) ektiğini biçiyorsun. Huysuz ve tatlı kadın bu benim bir de işte dedim ya şirret kısmı var bunun evlerden ırak ben gördüm mü minik bir kaplumbağa gibi kabuğuma çekiliyorum. Aman diyorum uğraşılmaz, ama ektiğini biçmesini izlemek çok ama çok eğlenceli, ben patlamış mısırımı frigomu aldım (karamelli ve mozaik çok seviyorum) izliyorum yuppiiii.

Herkül diz çöküyor, teslim oluyor ama Herkül aynı zamanda hep konsantre oldu maceralarında, yarış atı gibi hedef, yol, izle bu kadar. Aynen atılan bir ok. Kararlı, sağlam.

Tanrılar ve Titanlar Savaşı - 10 Yıl Savaşları - Titanomachy

Titanlar kim? Eski düzen, eski tanrılar bunlar. Artık zamanı geçmiş, artık kullanım süresi dolmuş. Gitmesi gerekiyor ister acı çekerek ister kabul ederek. Bu da buradaki anahtar olsun.

Gökyüzünün ve tüm kozmosun hakimi Uranus ile torak ana Gaia'nın minik yavrusu Krons (Zaman) anasıgil ile bir olur ve zalim babası Uranus'ü devirir. Gaia tam bir haseki hatun tabi, bununla bırakmaz, evlatlarını toplar der ki babanız hadım edin. Kronos gözü kara yiğit Titan ben yaparım der. Kara Muratımız Kronos alır hançeri, bu arada Firdevs Hanım'an hallice Gaia Uranus'u davet eder süslenir pislenir buluşurlar, pusudaki Kronos babasına saldırır ve bommm. Uranus oldu sana Sümbül Ağa, bu arada Afrodit ve bir kaçyeni melek Titan yavru daha dünyaya teşrif eder, sinirden öfkeden kudurur, der ki senin evladın da seni devirsin. Bu lanet de Krnos'u paranoyak eder. Her doğan yavrusunu yutar yutar yer yer yutar.

Yalnız her cadı kaynananın ondan daha da cadı update edilmiş bir üst versiyon gelini vardır. Bunu unutmayın Versiyon 1'leri Beta versiyonlar yaşatır. Kronos'un hem kız kardeşi hem de karısı olan (ay pis sapıklaaaar tüüüü sizin tıynetinize) Rhea işte bu update edilmiş gelin hanım. Hem de her daim yeni gelin kendisi Gaia istediği kadar kudursun de köprüsün de dursun. Versiyon 1 her zaman Beta'dan kuvvetlidir bebeğimmmm. Neyse devam. Rhea Zeus'u saklar manyak Kronos yutmasın diye. Nihayetinde anneci heri de hiç çekilmez. Rhea da bunun farkında. Kronos zaten manyamış gerek parayasından gerek cadı kaynananın aman da oğluşum şımartmalarından zaten pörsük Gaia'nın egosentrik kapris ve oğluna kocası muamelesi yapmalarından nefret ettiği babasına dönüşüvermiiiş. Buradan Freud'u saygıyla selamlıyor elini öpüp alnıma koyuyorum.

Yeni modelimiz Rhea'nın olu tedavülden kalkmış ex- ve pörsük haseki sultan Gaia'ya inat Zeus'u Kronos'un sakisi yapar (şarap servis edeni). Bizim Zeus da genç tıfıl daha, ama olayın farkında. Metis'ten aldığı hardallı şarabı içirir Kronos'a midesi ay bir hoş olan Kronos kusar Zeus'un tüm kardeşlerini. Hoop tüm olimpos dağı sakinleri pis pis ortalığa saçılır hijyen önemli.

Bir liderin yükselişi Zeus

Bundan sonrası Zeus toplar kardeşçeğizlerin başlar bunlar savaşa. Kronos çıkartır kiklopları pisleşir ortam leş olur. O ona yıldırım atar, Atlas ve anası Kronos'u tutar, bir çirkinlik bir sakillik 10 sene debelenirler. Velhasıl kazanan Zeus olur. Eski tanrılar, titanlar ve tüm yaratıkları Tartaros'a hapsedilir. Atlas'a da dünyayı tutma görevi verilir. Atlas bundan sonra ebediyete kadar taşıyacaktır hepimizin yükünü sırtında.

Herkül ise çok savaştı Titanlar savaşında, babası Zeus bazı kaynaklara göre Herkül ölümlü bazıları için ise ölümsüz. Oysa o hiç bir kaynağı takmadan savaştı canına dişine taktı.

İşte bu yüzden de onuruna Herkül'ün gökte her zaman olması için Herkül Takımyıldızı oldu. Kafası da bizim Yeni Ay'ın Assolisti.

Tanıdık geldi mi bu senin verdiğin savaşlar. Eskiyi bırakıp yeniye gülmeye savaştın. Savaşma aksın gitsin bırak. Geçmiş genini aldır. Şu an'da kal. Bak ne güzel sürprizler çıkıyor karşına. Bırak aksın üzerinden.

Çare Toprakta

E ne yapacağız? Topraklanacaksın güzel kuşum. Bu dönem topraklanmayan çılgıncasına agresifleşebilir. Hesaplaşma dönemi çünkü. Sakral çakranı çalış, kımızı renge ver kendini, ayaklarını uzat serbest bırak her yerini ve LAAAAAAMMMMMMM diye sesli tekrar et kuvveti ama. Siklamener, Schlumbergeralar, kalansholar ile uğraş ağaç süsle, kedi köpek ve bilimum hayvanı sev. Suyla haşır neşir ol, spaya git kendini jakuziye daldır kal orda, konsepte göre çay veya şampanya yudumla. Agresifleşmemen için ne gerekiyorsa yap. Bak koskoca Herkül diz çökmüş toprağa eğmiş boynu, Karma geliyor Karmaaa yaptıkların çekeceklerinin (veya ödüllerinin) temelidir. Sen ağlarken gülenler var ya onların eriyişini izlemek için süper zaman seyri terasına geç. Ama eğer zulmedenlerdensen ben de seni seyredeğim :) sorry düşene gülerim.

Bu arada bir de benden minik not, kendime yapmaya başladım çok iyi geldi. Mnik bir kara kitabım var içine kendi bakım ritüellerini yazdığım. Edin bir adet, kendine de topraklan. Karmalar dağıtılınca ödüllendirilenler bir üste geçecek hazır ol parlamaya.

Namaste





16 Kasım 2018 Cuma

BiPolar Günlere Melabaaaa Mars Balık Burcunda Afrodit ve Ares

Çok canavar ve çok tanrı var di mi? Ama bir tanesi var ki hem tanrı hem de canavar. Bu aşk ile ilgili bir hikaye. Thypon'un Olimpos'a girişi.

Thyphon Gaia'nın (dünya) son oğlu, babası Tartares, bitmeyen dinmeyen vahşi fırtına. Başı göğe değen, baş dediysem kocaman bir insan kafası üzerinde 100 yılanın kafası. Her yılanın her ağzından çıkan korkunç hayvan çığlıkları. Cehnnem onun için la isla bonita. Çenesi her şeyi parçalayan dipsiz kuyu, bedeni devasa insan bedeni. Kıpkırmızı dehşet saçan gözleri gören hemen bedenini terk ediyor, ağzından alevler fışkırıyor adeta bir volkan. Bacakları dev kamçılar, o kadar yüksek sesle kamçılıyor ki dünyanın diğer ucundan duyuluyor ses. Oğlan babaya çekmiş bayağı. Ama dışlanmış tabi. Şimdi tip o kadar da önemli değil de bunun huyu da kötü. Asosyal tanrı olur mu? hep konuşuyoruz, bunlar Olimpos'ta masada dansöz oynatıp garson ceketi yakıyorlar, kimin eli kimin cebinde belli değil, bir sefa bir zevk bir alem bir yansın geceler pelinsu eceler. Bu Typohn zaten tipsiz yazık. Bi de huyu da kötü elle tutulacak bir tarafı yok. Daha beteri kompleks içinde, zannediyor ki Olimpos'a gitse o da onlar gibi olacak. Hor görüyo Olimpos tanrılarını, bu da şu demek onları kovalayacak kendisi orada oturacak. Oh mis o da eğlenecek. Yok canım öyle bir dünya öyle boyut ama dinler mi gırtlağına kadar kompleks içinde. Basıyor çıkıyor yola, açıyor gaz bir müzik dinleye dinleye tutuyor yolunu Olimpos Dağı'nın. Hiç sevmem kompleksli canlı hepsi gitsin yer altına. benden uzak uzaaaaak uzzzzzaaaaaaaaakkk dursun.

Pan bu arada kalbi temiz Pancığım benim görüyor bu manyak yolda geliyor ortalığı dağıtacak pıtı pıtı koşuyor tanrıların yanına, bunlar tabi zevkte sefada gene nektar içe içe bi mayışılmış. Olm diyo naapıyosunuz Typhon geliyor dağıtacak ortalığı. Bunlar panik. Zeus bu Typhon'un kompleksindne haberdar ama hiç paye vermemiş o güne kadar. Bunlar hep birde başlıyorlar hayvanlara dönüşüp kaçışmaya.
Kaynak: http://www.crystalinks.com/pisces.html 

Vee Balık Burcu Sahnede ökyüzünde parlamaya başlar.

Afrodit (İnanna kısmına gelicem bırakır mıyım) ve melek yavrusu Eros hemen Koi balığına dönüşürler. Bibirlerini kaybetmesinler diye de yüzgeçleri tutuşurlar, o şekilde kaçarlar o manyağın şerrinden. Kaçış iki şekilde anlatılıyor, birinde ya iki Koi balığı geliyor bizim aşk neferlerini kurtarıyor ya da bu ikisi kendileri cennetin nehirlerinden kaça kaça yüze yüze miniş miniş kuyruk darbeleri ile kaçıyorlar.

Biraz kendimden bahsedeyim, tam bir balık burcuyum tam ama bu kadar olur sözlükte balık burcunun karşısına koy beni kelimelere gerek kalmadan anlatsın.
Şu an boynum işte bu kadar da balık burcuyum kahretsin nasıl bir İnannayım ben (Banu Alkan gülüşü)


Olimpos'takilere ne oldu? Muhtar Zeus ve sevgili ikinci favori tanrıçam Athene olaya el koyuyorlar. Sen de kim ola hayırdır burayı basıyosun köy kahvesi mi lan burası diyerek Typhon'u alaşağı ediyorlar.. Zeus alıyor bu mahalle kabadayısını götürüyor Etna'nın dibine gömüyor. Hala bunun yok volkan püskürmesiydi (tükürüyor ahlaksız) yok lav akmasıydı yok depremiydi (tepişmese bari) uğraşıyoruz.

Afrodit ve Eros'un o muhteşem asil Koi balığına dönerek kaçışı Athenam'ı çok hislendiriyor. Bu asalet bu güzellik karşısında o pırlanta göz yaşlarını silip bir çift balığı gökyüzüne yerleştiriyor.

İnanna en çok balık burcunda rahat ediyor. Neden çünkü balık demek gzüellik demeki vermek demek, sanat demek, aşk demek, oh en safı demek (bazen safsalak demek kendimden biliyorum, bazen de enayi gibi vermek vermek sonra kazık yemek demek ama olsundu o onların kötülükleriydi ben gene severdim benim seven bir kalbim vardı aşkla bakan gözlerim onların gözleri de Typhon'du başları insan başı üzerinde 100 yılan başıydı, yılanları yılanlara havale etmek gerekti Typhon da zaten gitti yarı sürüngen yılan kılıklı kendine denk Echidna ile evlendi bet bet bela enikleri oldu mesela 3 kafalı Kerberos cehennem kapısı kuçukuçusu, çünkü davul bile dengi dengineydi herkes haddini bilsindi, İnanna / Afrodit ise sonsuza dek aşkla yaşadı bu masal da ders olsun). Balık hassastır, sever kırılır, aşka aşıktır, barışçıldır, rüyacıdır, hayalcidir, çekicidir, güzelliği, samimiyeti sever. Bunarı yaşar. Banu Alkan gibi bi şeyiz işte biz balıklar. Hayal dünyası ferahlık, zevkler sefalar pek Banu Alkan beyaz beyaz orkidemdir balık. (2 yılı geçti bana bir orkide yollayanım yok kııııızz aklıma geldi üzüldüm ben de çiçek çikolata isterim)

Kısaca Inanna'nın burcudur, İnanna Balıktır :)

Mars gedli Haaanım Balık burcuna Mars geldi. Aşk güzellik tanrıçası Afrodit balık burcunun o iki zarif koisinden biri Afrodit balık burcu ise, Mars da savaş tanrısı Ares !!!!dı nı nı nııııııınnnn (gerilimli müzik olarak okunacak)


Afrodit ah güzelimm benimmm bu kendi kıymetini bilmeyen ona öyle iyi davranmayan, onu hor gören, kalitesinden aşağı, kendine pek de yakışmayan demirci Hepahisthos ile evli. Tamam onu da çok ezmeyelim ateş tanrısı. Ama o kadar yani. Hephaistos efendiii tanrı olmuşsun da iyi bir koca olamamışsın. Zaten çirkinsin de. Mommy issuları olan çirkin bir adamsın, sen ki Olimpos'un ve dolayısı ile antik dünyanın en şanslı adamıyken şu elindeki mücevhere bir hak ettiği değer vermedin. Elinden kaçırdığın kadın Aşk tanrıçası ayool boru değil. Buradan sonrası Olimpos dedikodusu. Sen güzel diye kadını al harca, ama bu da aşk tanrıçası ama o da şimdi den git de bu kör topalın kel fodulun üvey erkek kardeşi ile de ilişkiye girmeyiver. Ahan da yaptı. Kız yapma. Hadi ypatın bu kaddar teşli tutkulu aşk yaşama onu da yaptı. Müge Anlılara düşecise, bari adamın evine alma git otelde buluş yok. Ama ışık her şeyi aydınlatır. Helios, Güneş bunları görüyor. Zaten baştaki gibi gizlenmiyorlar da. Tamam Afrodit'i tutuyorum da aldatma işi hoş değil. Helios bunu Hephaisthos'a anlatıyor. O da zanaatkar adam kör topal kel fodul da olsa bi gururu olduğunu sanıyor. Ben bu Hephaisthos'a çok bilenmişim ben de anlamadım neden. Yapıyor bir görünmez ağ sadece kendisinin kullanabileceği, asıyor yatağın başına, ben Limnos Adası'na gidiyorum diyor. Bu kapıdan Ares bacadan bu gene geri kapıdan indiriyor ağı balık gibi yakalıyor bunları. Alay ediyor, aslında herkes kaybediyor, Poseidon çıplak Afrodit'e acıyor. Hephaisthos onları serbest bırakıyor.

Mutsuz evliliklerin sonu geldi bacım. Kabul ve ilerleme zamanı.

Sinsiliklere dikkat, arkadan iş çevirmelere, sırttan vurmalara. Hikaye derslerle dolu. Satır aralarını iyi oku. Bir kere ateş ve su yanyana, bipolar günlere merhaba. Tammm da 31 Aralık tarihine kadar. Bu seneyi böyle kapatıyoruz. Hayaller bir anda sönebilir, hırslar yok olabilir, savaşma isteği gidebilir, çok alevli ve hırslıyken bir anda hayal dünyasına dalınabilir. Gerçekler mutlaka ortaya çıkacaktır, Helios balçıkla sıvanamıyordur.

En azından bu manyak agresif hava biraz dağılacak, merkür retrosu ile bunu birleştiren içine döner biraz sakin kalır uzak ve objektif olur, uçuşa geçen uçakta bir bilet kazanır.

Ateş suya Ares Afrodit'e kavuştu. Sürprizlere açık olalım. Ayrıca bipolar zamana bırak kendini gitsin. Duygular artacak, hassasiyet artacak aman diyeyim. Benim gözlerim sel oldu sizin de olmasın.

OmKremShanti




Arkadaşlar kemerleri bağladık mı? Türbülanslar var :)



Evvel zaman içinde kalbur saman içinde İstanbul'da daha gece kulüpleri, Reina'lar falan varken eğlenir eğlenir sonra kalkar Hakan Altun'a giderdik bazen, ne kıroymuşuz be :) olsun eğlendik. Gecenin sabah karşısında sahneye çıkar şöyle derdi; "Arkadaşlar Kemerleri bağladık mı? Uçuşa geçiyoruz"

Şimdi benim uçak korkum var, biliyorum domatesten korkan manav gibi bir durum ama ne yapayım? Sevemiyorum uçmayı. Sanırım ben bedenen uçamadığım için ki kuş değilim bu çok normal, uçamamam doğama aykırı olduğunu düşünüp uçmaktan haz etmiyorum (13 saatik kıtalar arası uçuşlarımda bir daha kamera kaydı alıp paylaşıcam, dram gözyaşı rezillik skandal dehşet ne ararsan var). Uçakta da anons ederler ya;

1. Sayın yolcularımız kalkış için hazırız, şimdi kemerinizin bağlı, koltuğunuzun dik, güneşliğinizin açık olduğunu kontrol ediniz. İyi uçuşlar dileriz.
2. Sayın yolcularımız iniş için alçalmaktayız, şimdi kemerinizin bağlı, koltuğunuzun dik, güneşliğinizin açık olduğunu kontrol edin.

Şimdi hepimiz aynı uçakta değiliz bazı alçaklar alçalan uçaktayken bazı yükselenler yükselen uçakta. Merkür Retrosu başlasın! Arkadaşlar kemerleri bağladık mı? Buralar karışacak türbülans prosedürü uygulayın. Düşen uçakta olan alçalanlar, sizlere iyi yolculuklar bundan sonra aynı boyutta olmayacağız ayakkabılarınız çıkartıp çarpma pozisyonu alın, sonrasını da evrene havale edin, unutmayın hepimiz yıldız tozuyuz. Uçuşa geçenler, biraz türbülans var, kemerleri sıkı bağlayın, kafaları sağa sola çarpmayın. Uçak kalkarken sağa sola salınabilir, düşmeyecek rahat olun. Ama sıkıntılı bir kalkış bizleri bekliyor. Gökyüzü karışık bu retro bir güzel tuz biber. (Tuz yemeyin annem iyi değil)
Alfa Centuri; Centuri yarı at yarı insan. Hatırladık mı bunu bir yerden :) yep yep yep :) Hatırlamayanlar inçin. Sentor nedir ne değildir, nerede gördük bunu işte tam da burada. Ben neden bundan bahsediyorum? Çünkü Alfa Senturi (oh be Türkçe Ay lav Türkçe) çok meşhur bir yer, meselaaaa bakınız Avatar, Navi gezegeni neredeydi? Alfa Senturi'deee öpücük kazandınız tebrik ederim, şimdi öpebildiğiniz en yakın yerinizi (el kol diz neresi denk gelirse öpünüz ve canım kendim diyiniz). Bu retro Alfa Senturi'de Şiron'un yaralı bacağında son bulacak, 7 Aralık 2018 günü. Takvimlere yazalım. Bu sentörü kim vurdu?

Centaurus. The Centaur
Kaynak: Johannes Hevelius  Firmamentum Sobiescianum sive Uranographia (1687). Kaynak şuradan alınıdwww.RareMaps.com — Barry Lawrence Ruderman Antique Maps Inc.

Bölüm 1: Dost kazığı / manasız delirmeler / kontrolsüzlük / kazalar
Pholus soyu sopu belli iyi bir sentörceğiz. Herkül de sevgili dostu. Bunlar Arizona kertenkelesi gibi oturmuşlar bir mağarada şaraplarını içip içip dertleşiyorlar (fonda Charles Aznavour çalıyor olabilir mi? ay ne olur öyle olsun) bu arada Pholus'un diğer sentör arkadaşları (biliyorsunuz bunlar biraz serseri) şarap kokusunu alıyorlar (dipnot: Herkül bu sentörlere özel şarabı içmemeli normalde ama dostluk işte paylaşmış Pholus bununla) veeee perde! Gözler dönüyor. BUnlar saldırganlaşıp sağa sola saldırıyor, Herkül bir can havli ile sağa sola oklar atarken sevgili dostunu bacağından (Toiman yıldızımızdan) zehirli ok ile vuruyor. Bazılarının dediğine göre sevgili dostumuz kaçmış korkudan sinmiş ve kendi kendini okla zehirlemiş. Zeus gene de onu gökyüzünde bir yıldız kümesi yapmış. Yoliman da bu yara ve 3. en parlak yıldız. Neden? Unutmamak için!

Alınacak ders: Her durum değişir, değişebilir, her şey her an değişkendir, iyi niyetle yola çıksan bile nankörlük görebilirsin, evde sorunlar yaşanır, ailesel dertler sıkıntılar gelir, dedikodu alır başını gider, duygular sel olur her şekilde. En sevdiğin seni sırtından vurabilir, ama ölsen de gökyüzünde yıldız olursun, öldüren de yaşattığını yaşamadan ölmez bunu unutma. Sabırlar sınanacak ilişkiler, varsa vicdanlar (genelde vicdan olmuyor ben baktım göremedim mesela).

Merkür'ün geri gidişini de ben Yunan Mitolojisi'nde Olimpos'un en küçükten (Kendisi Diyonisos, favorilerimdendir, bir gün ayrı konuşalım onu) bir büyük tanrısı olan Zeus tarafından Olimpos'a atanan Hermes ile özdeşleştiriyorum. Hermes kim?

Hayır çanta değil (tanıdığım birisi elimde marka çanta varken marka çanta kullanan enayidir demişti, lan bu şimdi nereden aklıma geldi, ha Hermes) Hayır efendim, Hermes bu sefer o yumuşacık muazzam Birkin çanta değil, bu sefer ayaklarında kanatlar olan hızlı mı hızlı Zeus'un kişisel habercisi, hırsızların (ki yaptığı hırsızlıktan etkilenen Zeus bunu tanrı yaptı, Olimpos Olimpos değil teneke mahallesi mübarek), ticaretin, müjdelemenin haberdar etmenin ki buz buna günümüzde iletişim yanii löö kominikasyon diyoruz, yolların, turist ve gezginlerin ve atletlerin tanrısı. Atlet derken beyaz atlet diil sporcu kişi.

Bölüm iki: İtlik serserilik ve iletişim
Hermes son derece çapkın tanrımız, giden gelen hak getire. Ona boncuk buna boncuk. Merkür retrosunda gelir de gelir, kalıcı değildir, rebound ilişki kalıpları kurmaya çalışan saldırganlıkla aç gözlülükle gelir. Retrda gelen gider, retroda giden gelir. Sakin olmak retronun birinci kuralı. Çelik gibi sinirler olsun. Gerilirse de keman yayı olsun ama el keseni kopup göze gireni değil. Güzel sesler çıkartıp Paganini nağmeleri çalanı olsun. İtlik ve serserilik yapmayalım (biliyorum eğlenceli ama retroda diil kalbin kırılır hanımlığını koru gerek yok) sinirleri germe sana döner dönmesin zaten bir ton uğraşıyoruz.

Spor sakatlıkları olsun, bavul kaybolması uçak kaçırılması otobüs bozulması olsun akım derken karam anlamak olsun buyrun cenaze namazına, o da oldu bu arada. Hermes benim gibi keyifsiz tatile çıkmış (ben çıkmadım). Telefonun bozulması hatların kopması fiberlerin dolanması, çanak anten uçması olsun her türlü iletişim aksaklığı 7 Aralık tekrar ediyorum 7 Aralık tarihine kadar önümüzde.

Diğer yandan Sentör etkisi ile rüyalarda mesajlar olsun, duru görü kuvvetlenmesi olsun, okuyup öğrenmek eğitim almak olsun kendine katacağın her şey için aslında iyi zaman. Arkana yaslanıp bir nefes alıp yaşananlara tepeden bakmak için, ruhu kuvvetlendirmek, yıldız tozu olduğunu idrak etmek için uygun zaman. Retrolar kötüdür diyemem. Merkür retrosuna da diyemem, çünkü bunlar durup dinlenmenin eldeki işleri bitirmenin kuduz gibi yeni projelere atlamadan eldekileri eritmek için iyi zaman. Meditasyon yoga içe dönme kendin için bir şeyler yapma kabuğuna çekilip temizlik yapmak için iyi zaman (elektrik süpürgeleri bozulabilir sinirlenmemek gerek). Buradan evimin direği Nazancığıma sevgiler bozulmaz süpürgen annemmmm sen üzülme.

Keyfim yok biliyorsun, yazmasam atamam ama bu ara keyifsiz yazılar için beni mazur gör, gelecek keyfim de yerine. Ateş bir ejderhayı yakamaz, kuvvetlendirir. Kalbim yanıyor ama Anzu kuşu işte klleirnden daha parlak gelir. Şu retroyu bir atlatayım da gerisinde İnanna burada.

Retroda iç tarlalarımızı temizleyelim yabani otlardan ki ürünlerimiz daha da sağlıklı daha da mutlu daha da verimli olsun.

Kemerleri bağlayın uçuşa geçiyoruz zor bir kalkış, (inenlere de iyi çakılmalar)

11:11 kapısında şifasını almayı fark eden, öfkeden gözü dönmüş ağzından salyalar akıtarak saldırgan davranışlara kapılmayan, sakin kalıp içe dönenlere uçuş başlıyor varacağımız yer bu boyut değil 3^ten 5'e gidiyouz. Sakin kalın uçak sallansa da düşmeyecek.

OmKremShanti

13 Kasım 2018 Salı

Hiç öpmiim canım yılan sevmiyorum (Güneş vurmuş yılana güzellemesi)

Unuk al Hayyah (ya da dilimizin döndüğünce Unukalhai) Yılanın Ensesi, Latincesi Cor Serpentis, Yılanın Yalbi. Zaten bu ara içimdeki Demet Akalın coştu, yılanı tutup kedi eniği gibi böyle ensesinden fırlatasım geliyor. Peki ne yapıyoruz? Yapmıyoruz sakin olup akışta kalıyoruz çünkü OM 

Alfa Serpentis'in bu sarı ışıklı yıldızı parıl parıl parlarken ölümsüzlük (nereden değerlendiriyorsun ölümsüzlük nedir gerçekten? Bedenine kısıtlı kalma bu hata olur al bu da benden sana minik bir tüyo), kazalar, şiddet ve artırılmış zehirlenme riski veriyor. 

Yılan ne demek? 

  1. Bir kere iyileştirici, ama hasta olmazsan iyileşemezsin değil mi, ya da meselaaaa şişmanlamadan kilo vermezsin, şişmanlarken mesela fark etmezsin, sonra bir bakmışsın yeni mezun maaşı yatırdığın o tasarım pantolonun düğmeleri arasına bir köprü yapılır, fermuarını iş makinesi ile çekmek gerekir hemen hoop diyet spro sağlıklı yaşam gelsin avokado gitsin squat yok karbonhidrat yemem yok lahana çorbası diyeti, aman bu da cildi paratıyormuş bir bakıyorsun bir kaç hafta içerisinde misler gibi zayıflamışsın eskisinden de daha sağlıklı görünüyorsun fitsin, insan gibi yiyip içtiğin için saçın tırnakların cildin süperleşmiş bir İnanna havası e o özgüven yeniden kazanılmış eskisinden büyük bir yaşama sevinci falan. Yılan çok da fena gelmedi şu an gözüme. Yılan boşuna Tıp Biliminin sembolü değil (burada DNA'ya yapılan atıf önemli velakin yerim dar sen de sıkılma bunu bir ara konuşalım ama) 
  2. Dönüşüm. Derisini çıkartıyor hooop yeni bir yılanım. Bu bir kaç gün de derimiz çıkabilir. Bazı canlar yanar bazıları hissetmez ne kadar hazır olduğunla alakalı ben hazır değilim benim canım yanıyor mesela. 
  3. Yılan hayat enerjisidir, yaşam enerjisi itici güç, arabaya benzin neyse odur bize. 
  4. Yılan ruhsal rehberdir NOKTA
İnanna Huluppu ağacını çok sever, gökler ve yerin ayılması esnasında Huluppu ağacını alır (dikkat dikkat Hulupp ağacı hakkında sabaha kadar konuşabilirim neden çünkü Hayat / Yaşam ağacı olarak da değerlendirebilriz bunu) ve Uruk şehrine diker, büyüsün de kendime yatak ve taht yaptırayım bundan der. Ama Lilith bu ağacı ister, Lilith de lilith tam kenarın dilberi, Sex and the City'den Samantha'nın varoş versiyonu diyelim, yoksa Samantha bacımızın eline su dökemez. Bir taraftan da Inanna'nın alt benliklerindne biri diyebiliriz, mitolojik hikayeden SATC çıkarttım bana da burada bir kez daha helal olsun :) yazar kendini övdü devam edebiliriz. Ağacın dibine Yılan yerleşir, yılan Lilith'in yer ile bağlantısı. Bizim kenarın dilberi Lilith bu yılan olmadan yeryüzünde kuvvetsiz oluyor. Bir de Anzu kuşu yerleşir dallara. İnanna dertli İnanna bacım yaşlar içinde ağacı seviyor (benim de bir sürü bitkim var evde anlıyorum İnanna kız kardeşim seni, benim de sarmaşığımın dibine yılan üstüne varoş cin kadın tepesine de Anzu yerleşse ben de ağlarım) gidiyor Ay Tanrısı ikiz kardeşi Utu'ya diyor gardaşııım bi derdim var. Utu da snobluğu tutmuş olmaz da olmaz. İyi be diyor İnanna, o esnada atlangoç kahramanımız Gılgamesh imdada yetişiyor, bunları kovalıyor, dalları kendine alıyor kütüğü de İnanna'ya veriyor. Gerisi zaten boğa hikayesinde :) 

Kaynak: Wikipedia Tnaıştırayım Asclepius


Asclepius Apollon ile ölümlü anacığı Trikala'nın yavrusu, Tıp tansrısı gibi bir şeybir şifacı. Bugünkü Tıp sembolü olan yılanlı olayın kökeni kendisi. Abi yarı tanrı olduğu için ölüleri diriltmek gibi manyak manyak işler yapıyor. Yeraltı Tanrısı Hades Asclepius'ın bu Instagram postlarını beğenmiyor ve Zeus'a diyor ki bu ne ayak? Kims ölmüyor yer altına gelmiyor, insanların kimyası bozuldu sonsuza kadar yaşayacaklar bir denge var yeryüzünde. sen hayırdır baş tanrı buna izin veriyorsun? Bunlar hem sonsuza dek yaşarsa yerler dünyayı. Zeus da biliyorsunuz gaz bir abimiz (Zeus BABBBAAAAA) salıyor yıldırımı şimşeği Asclepius'un üzerine. Yani diyo ki haddini bil güzelim sen anormal anormal değişik değişik ölüleri diriltme falan yaparsan yersin kafan şimşeği. Limitleri bilelim diyor Zeus burada (sert olmuş evet bence de) Velhasıl kelam Asclepius da çok faydası dokunmuş bir şifacı zehirsiz yılanların şans getirdiğine inanıyor. Zeus gene kıyamıyor, onu da gökyüzünde bir yıldız yapıyor. 

Bugün yarın ve sonraki gün yılana güneş vuruyor. Canımız çok yanacak, derimiz sökülecek. Kazalar olabilir, aşırı sert ve ani hareketler yapmayalım. Bu kazalar fisiksel de ruhsal da olabilir. Bilmediğimiz şeyi yemeyelim, az alkol alalım, Alice harikalar diyarında gibi her beni ye yazan şeyi lüpletmeyelim. Zehirlenme dedik, en önemli zehir olan dil zehrine karşı dikkatli olalım. Ağzımız açmayalım mümkünse sosyal medya ve konuşma inzivasına girelim neden dersen? Dil yarası geçmiyor kardeş kalbe saplanan cam kırığı gibi kalıyor da kalıyor. 

Güneş vurmuş bu solgun sarı ışıklı yıldıza, şifa da olur zehir de denge bu 3 gün über diper süper önemli. 

Nazar boncuğu takın ve dengede kalın. 

OmKremShanti









8 Kasım 2018 Perşembe

Yan Dağlan Küllerini İzle, Zümrüd-ü Anka'nın Oluşumunu

Babaların babası Zeus Babaaaaa yay burcuna geliyor bugün gümmbür gümmbür. Bu retroların yeni ayların ortasında sanki iyi haber mi biraz nefes alacağız gibi mi? Yay burcu kendi alanı taş yerinde ağırdır sanki hem de babadan bahsediyoruz. 2 Aralık 2019'a kadar baba hareketler bekleriz.

Alice harikalar diyarında üzerinde beni ye yazan kurabiyeyi yiyoruz ve Jüpiter büyütüyor. Dikkat Dikkat bayanlar baylar her ŞEY büyüyor. Riskimiz var önlem olarak yılanlık yapmayalım yılanlardan uzak duralım, hiç öpmeyelim canım yılan sevmiyorum demekten çekinmeyelim. Kalbimizi her daim naif ve serin barındıralım çünkü her ŞEY büyüyecek.

Jupiter, Zeus, Enlil ve hatta Odin!!! işleri biraz daha karıştıralım, Marduk. Aslında Marduk Enki'nin oğlu, Enlil'in yeğeni velhasıl Mardukçuk her hayırlı yeğen gibi amcayı tahttan indiriyor.

Aha Enlil. Enlil Tarışça Ki (yeryüzü) oğlu, büyük tanırı Anu'nun varisi oğlu. Tanrıların Kralı denen Sümerler tarafından Pantheon'un ennnn tepesinde olan Enlil.

Anunakiler altın ararken çok yoruluyor perişan oluyorlar aman Annunaki'ye bir şey olmasın şuralarda dolanan hominid kılıklı yaratıklar var onlara Annunaki geni takıverelim (biz bu teknolojiye bugün CrispsCas9 diyoruz) bizim işimizi görsünler biz de köfte gibi yatarız dediklerinde olmaaaz hayatta olmaaazz diyen Enlil, insnlığın ilk hasmı kendisi. Sonra da Ege'de ama normal güzel olan değil de yazlıkçı kasabasında  elinde bez Doblo silip atletiyle gezen emekli amca gibi lan bunlar ne bağırdı çok gürültü yapıyorlar deli gibi de ürüyorlar ben bunlara bir kaç felaket yollayayım da biraz sussunlar diyen Tanrı. E bakıyor Enlil o kadar kuraklığa böcek saldırısına (tanıdık geldi mi Mısır'da geçen bir hikayeye benziyor hani) karşı bu insan canlısı hala ürüyor yetti be kesicem topunuzu diyerek tufanı da yapan gene kendisi. Enki kurtarıyor insanlığı (bakınız Gılgameş Destanı). Bizim bildiğimiz adı ile hikayenin adı Nuh Tufanı. Onun da kendine göre iyi kötü yanları var tabi gıybetini yapmayalım şimdi

Ama Marduk öyle mi? (aslında kendisi transforme bir Enlil gibi de kabul ediliyor) Bir kere kendisi de Tanrıların Kıralııı KIRAAAALLL olarak adlandırılıyor nerede? Babil'de. Sümerler'den sonra. Sümerler trending topic'ten inerken Babilliler hızla yükseliyorlardı, Marduk'u benimseyip Enlil kültünden bi minnoş uzaklaşıp gene aşağı yukarı aynı hikayeyi yeğen ile yazdılar. Bizler de bugün Marduk ne zaman gelecek diye bekliyoruz :) Marduk şu an kendi gezegeninde tahtında oturuyor.

Dikkat Dikkat Gençler enerjiler bugün yükseliyor. Patron çıldırdı adam evine döndü bunun kutlanması normal. Olumlu da büyüyecek olumsuz da yalnız haberiniz olsun yürecikler ferah olsun dengede kalsın.

Haa bu olay Yay burcuna geliş değil mi? Tahtımız yay burcu, bahtımız açık olsun haydi rastgele!

Yay burcu dediğimiz aslında bir Sentor. Setor de ne ola? Şu ola nerede çaldı orada kaldı, çapkın ötesi hatta bağımlı içki delisi bir varlık altı at bunun üstü insan. Benzin fiyatlarını düşünüyorum da mantıklı keşke ben de olsaydım. Neyse burası ağlama alanım değil, evet bu aralar çoook ağlıyorum pardon böldüm sentor evet.

Bizim için ise önemli olan bir sentor var dı Chiron. Tanıdık geldi mi? Chirooooon haritada hepimizi alaşağı edip büyüten Şiron. Anası Oceanos (Okyanus) babası Kronos (zaman).  Bu diğer serseriler gibi değil, altı at üstü insan (altı şişhane üstü kaval) bu varlık son derece entelektüel, sanatta kabiliyetli, dostane, öğretici muazzam bir varlık. Bakınız bu  özellikler önemli, yay burcunda bunlar hele de şimdi Mardukumuz gelmiş büyür potansiyelleri iyi değerlendirmek lazım. Aynı zamanda Chiron son derece geliştirici şifacı, duru görüsü açık bir arkadaşımız. Chiron Aşil'in de öğretmeni, ona cesaret vermek için (tarifini vermeyeceğim çünkü denemeye kalkan olursa siber suçlarla yanlış yönlendirme nedeni ile uğraşmak istemiyorum ayı iliği falan var içeriklerde) özel besinlerle beslemiş, müzik aletleri çalmayı öğretmiş bir kişilik. Bu Chiron'un özellikleri bizde de bu sene büyüyecek olanlar bu süper haber bence, ama dikkat. Çünkü fedakarlık da Chiron'un büyük özelliği, bu Chiron öyle bir delikanlı ki Herkül delisi bir gün okuyla Prometheus'u vurur, yanlışlıkla olduğu iddia ediliyor, ben bilmem bir çok hikayeden en sevdiğim bu benim ama masal işte :)  Prometheus ölümlü, ok zehirli, denklemin sonu iyi bir yere gitmiyor. Nihayetinde biz bugün creme brulee yiyebiliyorsak Prometheus ateşi bize getirdiği için. Chiron diyor ki yürek dayanmaz bu acıya ben diyor kendi ölümsüzlüğünden vaz geçiyorum, benim ömrüm senin olsun diyor ve..... veriyor arkadaşlar. Fedakarlıklara da dikkat, kurban olmaya devam etmeyin fedakarlık ile kurban olma arasında çok ince bir çizgi var benim de 3 gündür falan farkında olduğum (maşallah yeni aydım aferin bana da).

Zeus bu asil davranıştan bu delikanlılığın kitabının yazılmasından çok etkileniyor, diyor ki bu asalet hep hatırlanmalı hep görülmeli ve takip edilmeli. Chiron'u bir elinde Herkül'ün yayı varken Prometheus'u koruyan Chiron'u bir tak
ım yıldız olarak geceleri ışıl ışıl parlayıp bize rehber olması için anıtsallaştırıyor.

Optimizm bizim bu dönemde yumuşak karnımız hem olumlu hem de olumsuz veçheye dönüşme potansiyeli var dengede kalmak gerek, hep olumlama olmaz iyiyi de kötüyü de ilahi düzende kabul etmek gerek. Bilgelik, gelişim, entelektüel birikim, sanatsal uçuşlar bunar hep bize katılacaklar. Spiritüel farkındalığımız bakarsak dağ olacak. Dur görümüz açılacak Ajna Çakra ile ilgili çalışmalar yapmak için süper zamanlar.

Ateş yağmaya başlayacak bu gece Jüpiter ateş yay ateş, zümrüd-ü ankalar doğacağız küllerimizden daha yüksek benliğe. Yalnız egolara dikkat, kişisel almaya alınganlığa dikkat, kırılmasın kanatlarımız. Sadece olana güven an'da kal ve tadını çıkart acıyor evet biliyorum benim de acıyor bak kalbim çıkartıldı kanlar akıyor ama şimdi dağlanacak bu ateşle, küllerinden yeniden doğacak olan kalbim ise eskisinden daha neşeli olacak. Büyük resmi görmelisin Jüpiter, baba tanrı Marduk, Zeus; bakış açısı geniş bir noktaya odaklanma. Boho zamanlar geldi bırak kendini yan, dağlan ve küllerini izle o renkli kanatların oluşumunu, o heybetli kuşun oluşunu. Uçacaksın yakında, güven ve devam et. İyimser ol Yay burcundaki Jüpiter gibi.

OmKremShanti



7 Kasım 2018 Çarşamba

Bir Varmış Bir Yokmuş Akrep Burcunda Yeni Ay

Yeni ay var bugün Akrep burcunun ikinci dekanında, yeni ayın üzerine düştüğü yıldız gizemli Zuben Elegnubi sabit yıldızı,

Orion, kimimiz için ev, tam karşıtı Akrep'in.

Biri iner biri kalkar. Anti-madde olmadan madde olmaz ya, Orion ve Akrep de öyle. Akrep neden orada? Çünkü cezalı...

Peki terazi takımyıldızının yüzyıllarca akrebin kıskaçları olarak görülmesi bu da skandal değil mi?

Yanımda olsanız hepinize güzel birer yasemin çayı demler, balkabaklı ellerimle yaptığım cheesecake ikram eder ve en sevdiğim şeyi yapmaya başlarım, hikayeler anlatmaya...

Günlerden bir gün benim de yemeklerine, sahillerine, o harika insanlarına, Minos'una gizemine bayıldığım dünyadaki cennet parçalarından Girit Adası'nda Orion, Artemis bacımız ki kendisi hakkında bayağı konuşuyoruz sık sık gıybetini yapıyoruz ve Leto avlanıyorlar. Artemis biliyorsun güçlü kadın, avcı kendisi. Leto da bizim Atemisimiz'in muhterem anası, Letocum titanlardan, Zeus'un gelini, Artemis ve Apollon'un biricik bayramlarda seyranlarda eli öpülesi anacığı, Kadınanam Leto da diyebiliriz kendisine. Zira Leto Anneliğin, çocukların tanrıçası ve gençlerin koruyucusu bir Tanrıça. Aynı zamanda alçak gönüllülük ve kadınlara has o alçakgönüllülük mütevazılık halinin de tanrıçası. Burada parantez açıyorum çaçaron kadınlar eril enerjisi yüksek olduğuiçin Leto tarafından korunmaz. Parantez kapatıldı :)

Orion Poseidon'un şımarıkoğlu saldırgan ergen tavırlı güneşin iyileştirdiği ama kibirini alamadığı Orion... Avcı Orion... (Orion avcı ise kurban kim?)

Orion da bakıyor yanında iki taş gibi tanrıça, onu avla bunu avla başlıyor şov yapmaya ama öyle böyle değil, adeta bir Atma Ziya. Onu da vururum bunu da vururum ben her şeyi vururum dünyadaki tüm canlıları bir okla yerim diye başlıyor böbürlenmeye. Böbürlenme, Ego, aşırı kendine güven havalarda uçuşuyor. Bunu duyan Gaia sinirleniyor. Gaia kimdir, Dünya Anamız, yer küre, ayaklarımızı bastığımız bize besin su veren canlıları besleyen topraklandığımız evimiz.

Orion'un tavrına bir bak sen hele, Gaia'nın yavrusu olan biz canlıları egosuna kurban etmeye hazır, e Gaia bunu duyunca sinirleniyor tabi. Sen diyor nankörsün hainsin (tanıdık geldi mi bu aralar verilen tepkilerde). ben de diyor bunu senin yanına bırakmam. Bu düzen de değişir Orion diyor Gaia.

Gaia Akrebe diyor ki bu Orion gemi azıya aldı köpeksiz köyde değneksiz geziyor hadi koçum git de şuna haddini bildir. Akrep dediğime bakma kocaman bir şey kamyon mu desem, tır mı yoksa gökdelen mi orası benim hayalgücüm olsun. Hayvan iri, gidiyor Orion'un yanına, ikisi başlıyor savaşmaya. Biri içgüdü bir ego desen, biri eski düzen birisi müdahale desen, birisi bırakmak istemediğin yanın diğeri artık sorunda kalışın desen... Orion vuruyor akrebi, ama akrep ölmek üzereyken topuğundan (aşil: buraya değineceğim) sokuyor Orion'u savaşta kazanan olmuyor. İkisi de ölüyor gidiyor ve dönüşüyor. Gökyüzüne yükseliyor akrep, ne olduğu hep hatırlansın diye, Artemis Orion'un hayranı seviyor onu Zeus'a yalvarıyor Orion'u da onurlandırması için. Zeus kırmıyor onu tamam diyor iki ayrı uca yerleştiriyor Akrep ve Orion'u hiç karşı karşıya gelmiyorlar bir daha biri yükselirken diğeri alçalıyor biri varken diğer yok oluyor.

orion scorpio constellation ile ilgili görsel sonucu
Kaynak EarthSky

Artık bırakma zamanı. Uğruna neyin savaşını verdiysen, toprak asıl olan. Dönüşüm var içinde bulunduğumuz ve yanında tüm katman ve boyutlarda. Ne kadar çok savaş verdik değil mi ne kadar değerli, bırak bırak kendini bak nasıl daha güzeli gelecek. Senin de tuzun kuru masal anlatıyorsun deme, hanemden bir kişi eksildi benim ne kadar uğraştım savaştıysam olmadı, egoya karşı durulamadı ama benim akrebim Orion'u vurdu, Gaiam daha sakin şimdi, sevgili akrebini kaybetti olsun o artık gökyüzünde bir yıldız ve yol gösterecek. Değişim olacak Venüs Retrosunun da uyanış evresindeyiz doğum hep sancılıdır. Günayacak intikam alınmayacak ilahi olana güvenilecek ve bir kısacık bir süre sonra bir bakılacak kapıda Noel Baba'dan gelen kutu kutu süslü püslü hediyeler.

Akrep Orion'u vurdu evet çünkü ego, kibir artık kontrol edilemiyordu. Akrep öldü çünkü görevini tamamladı ve dönüştü. şimdi artık denge zamanı. Akrebin kıskaçları nasıl terazi ise bize de mirası o.

En zayıf yerin aşilin dünyaya bastığın yer, onun ayaklarından kaymasına izin verme Aşil'den vurulan iflah olmuyor bak. Topraklanmanı kaybetme. Kendinle evrenle ve dünya ile bağlantını kopartma aşili sev, kalanı da bırak gitsin...

Yeni ay ne der bize, bırak eskiyi ve başla! Gözünü önüne ve yukarı kaldır akrebin sana rehber.

Bu yeni ay da güzel dönüştürsün, acıya aldırma hepimizin kabinde var inan ama geçecek bunu kollektif bilinçte birbirimize bağlanarak ışığımızı artırarak yeneceğiz. Çektiğin acıyı da asla unutma çünkü o gökyüzündeki akrep gibi senin rehberin olacak.

OmKremShanti

24 Ekim 2018 Çarşamba

Başrolde uranüs kaybedenlerde ben sırtımda bıçak

Yeni ayda bunu ekmedim ki ben diye dolanıyorum 4. gün bugün. Bilmiyordum ki ben Halloween için menüler ritüeller hazırlıyordum. Kocaman bir parti vericektim kendi yaptığım tütü ile peri kızı balerin olacaktım. Olamadım. Bu dolunay bana al sana hayatını yıktım dedi o ay dede o parlak güzel ay dede benim dünyamı alaşağı etti.

Sırtımdan vurulduğum, gözlerimde yaş kalmamış olan bu dolunayda sahnede Uranüs var. Anu Göklerin Babası. Göklerdeki babamız. Gerçi manyak kişilik kendisi. İsyaaaaaaannnnnkar bir insan içindeki asiyi dışarı çıkartıp kafana vurur. Benim durumunda onun içindeki asiyi çıkartıp bana suikast düzenletti. İçimizden çıkanlar... Gözyaşı. Mesela Kronos (Zaman) babası Uranüs'ü hadım ettiğinde toprağa (Gaia) düşen kan damlalarından Titanlar, Hekathonkeirler, ve Kikloplar denize düşen organdan da Afrodit meydana gelmiştir. Bu dolunay ne diyor? Bu acılı uyuşturulmadan geçen operasyon sonrası içinden iyiler kötüler ne varsa bir bir dökülecek. Benden mesela gözyaşı ve arabama atıp kendimi attığım çığlıklar (yoksa komşuları rahatsız ederim bunu istemeyiz).

anu sumerian ile ilgili görsel sonucu
Kaynak Annunaki.org ya ne olacaktı? Karşınızda Anu - Uranüs

Sümer Pantehonu içinde de Anu Yunan'da olduğu gibi (aman ne sürpriz) en tepedeki en kadim tanrı. Kızı Isthar (bizim İnanna) Gılgamış ile evlenmek ister. Gılgamış bu durumdan feci şekilde işkillenir (bakınız erkeklerin güçlü kadın korkusu) istemez. İnanna (ben Asur isminden daha çok seviyorum Sümer ismini) Gılgamış'a evlenme teklif eder (bu konuda şu an hislerim korkunç karışık) Gılgamış sen de kalk koskoca tanrıçayı reddet. İnanna sinirlenir (şu an ben) İnanna'nın gözü döner (günde 40 dakika meditasyon yapıyorum dönmesin gözüm diye) Babası Anu'ya gider (Uranüs az önceki) Anu'ya der ki bana Göklerin Boğası'nı ver. Gılgamış'tan intikam alacağım. Baba boğayı salmaya niyetli değil ama İnanna allem eder kallem eder, aman 7 yıl kuraklık ne gelecek ben bereket tanrıçasıyım hallederim babaaaa der alır boğayı. Salar Şehre. Boğa kocaman heybetli hayvan. Darma duman eder ortalığı. Gılgamış ve kankası Enkidu onca macerayı atlatmış kendilerini dünyanın fatihi sanıyorlar, boğaya kafa tutarlar, ve sen koca hayvanı öldürürler. Yalnız sorun bu boğacık tanılar katında çok mühim çok değerli, konsey toplanır. Birinin ölmesi gerek. Piyango Enkidu'ya vurur çünkü bu boğayı öldüren o. İşleri biraz daha karıştıralım bu Boğa aynı zamanda Gugalanna, yani İnanna'nın bacısı Ereshkigal'in kocası. Şimdi anladık mı Venüs Retrosunda neden ama neden Ereshkigal'in öfkesinin sebebini. İşte tam da bu evrede bu dolunay... İçimiz dışımız tüm karmik yüklerimiz dökülüyor. Astrologlar yazıyorlar Boğa burcunun 1. dekanında oluyor bu dolunay diye. İşte boğanın da hikayesi de bu.

Dolunaylar biz fani tavşanların gözüne tutulan fardır. Sana denir ki ey fani tavşan!!! Ben sana ders verdim verdim sen almadın al sana ders. Şimdi böyle bir hikayesi olan (Gök Boğası) ve baş rolünü de Anu'un oynadığı bu dengesiz bu tutarsız bu her şeyin her an olabileceği dolunayda ben hayatımın en büyük kaybını yaşadım. Özellikle ev hayatı, evlilik gibi ilişkiler bir anda çökebilir (bakınız şekil 1 a - burada yazar kendinden bahsediyor).
mirach star ile ilgili görsel sonucu
Kaynak: http://server3.wikisky.org/starview?object=Beta+Andromedae tanıştırayım Mirach

Bu dolunaya hakim olan sabit yıldız Andromeda'nın kuşağındaki Mirach. Kendisi Venüs etkili, güzellik, aşk ev huzuru evlilik (bunların hepsi şu an bana 90 galaksi uzaklıkta) velhasıl Uranüs ile bir araya gelince yansın geceler pelinsu eceler bir delilik bir ev yıkılması aile dağılması sanki ama sanki bu yıldız bizim evin tepesinde kavuştu Uranüs ile.

Andromeda'nın annesi en güzel benim diyerek dolanan kibir ego sahibi bir kadın. Bu kadıncağız o kadar böbürlenmiş ki Poseidon'un perilerinden sha güzelim demiş demez olaymış. Bunu duyan Poseidon salmış canvarını bunların yaşadığı Etiyopya'nın (3. nesil kahvecilerde kahvesini içtiğimiz muhteşem ülke) üzerine demiş ki Andromeda'yı kurban ver ya da yerim ülkeni. Andromeda'yı zincirlemişler, sunacaklar canavara. Son dakikada Perseus yetişip tam bir beyaz atlı prens gibi kurtarmış bizim kızı evlenmişler ve saire. Yani Andromeda da bir skandaların yıldızı ve yıldız kümesi kollarından zincirli sere serpe bir genç kız görünümünde. Mirach yıldızı aynı zamanda Inanna'nın kemeri olarak da bilinir. Bu kemer Inanna'ya güzellik çekicilik verirmiş (bi hafta taksam bir ödünç verse bu ara çok ihtiyacım var) ma işte kendisi Uranüs ile bir kavuşum içinde Uranüs de retroda, şaşrımayın hiçbir şeye. Her an her şey olabilir.

En ağır darbeyi sırtından yiyen ben yazarınız OmKremŞanti derim ki, şu an şerdeki hayrı göremiyor olabiliriz, velhasıl bana da söylenen göklerdeki krallık aslında kalbinde, içe dönme zamanı İnanna gibi başı öne eğme kapılardan geçme, ölme ve sonra yeniden dirilme zamanı. Eğer geldiyse ilahi zaman kadersel döngü karma ya da her neyse durduramıyoruz. En kolayı bırakmak, bırakıp akışa girmek. Ben bu ara pek yatamıyorum sırtımda kocaman bir hançer var zehri yavaş yavaş kanıma karışıyor ama ben de burada İnanna isem, o kan temizlenir o hançeri eritir kendime ziynet yaparım.

Süreç dahilinde reptilyan enerjiden de arınma olacak etrafınızdan insan (derken reptilyan ama biz insan formunda görüyoruz bunları) eksilecek çok da şeetmeyin.

OmKremShanti

11 Ekim 2018 Perşembe

Yılaaaan!!! korktun mu?

Ningishzida ile ilgili görsel sonucu
Kaynak Wikipedia, Ningishzida'nın sembolü

Ereshkigal ne Ningishzida eski yer altı tanrıça ve tanrısı. Yunan panteonunda Hades ve Hermes (çanta olmayan). Bugün gökyüzünde Merkür ve Plüto.

Ereshkigal yer altının tanrıçası Inanna'nın kızkardeşi, kocasını yitirdi öfkeli İnanna ile araları limoni.
Ningiahzida Ereshkigal'in tacını bekçisi. Kendisi ayrıca savaş tanrısı. Büyük savaşlarda dev yılanlar ve ejderhalar getiriyor savaş alanlarına. Ecderyyyyyaaaaaaaa

Ningishzida kaosu bir yaymak istemeyegörsün elinde baltası durdur durdurabilirsen. Ecderya diyorum dev gibi diyorum. Ha iyi huyu yok mu? Olmaz mıı üreme ve bereketin de neferi kendisi aynı zamanda. Yani o dibe vurma dağıtma sonr age e yeşermez olayı var ya kendisi fırtına ve sonrasında gelen bereket. Kendisi ayni zamanda mimar pek çok tanınmış yapı beyefendiye ait mesela Mısır Piramitleri pek çok tapınak ayrıca Mısır'a bilgelik tanrısı Toth olarak da bilinir yani neymiş herkesin bir kaç yüzü var sen nasıl davranırsan o da sana öyle davranır. İyileştirici kendisi birbirine dolanmış çift yılan sembolünü hatırlayan parmak kaldırsın. Birbirine sarılmış iki yılan. Başka ne sarmallar var ilk aklımıza gelen? Buldum DNA!!! Kodun, saçının kaşının rengi, burnunun şekli, belki yaşayacağın hastalıklar, torunlarına bırakacağın genetik miras ve hatta kadim atalarının anıları. İşte tam da bu yüzden bugün çok önemli. 
hélice do DNA Azul Foto gratuita
Bu freepik sitesinden alınan ile yukarıdaki ne kadar benziyor değil mi? 
Venüs retrosunda İnanna'nın yer altına inişinde ona rehberlik eden. Yani rehberlik derken yılan bu Ningishzida. Her kapıda İnanna bir parça kıyafet veya bir mücevher çıkartmak zorunda bırakılır. 

7 kapı
7 mücevher + kıyafet 
7 Çakra

Elde ne var? DNA, 7 çakra, Inanna (dişi, kişsel dönüşüm arketipi) ve Ningishzida


Ne lazım? Ereshkigal... Inanna'nın büyük kız kardeşi, Inanna nasıl üst dünyanın tanrıçası ise, Ereshkigal de yeraltının tanrıçası. İnanna neden üzerindekileri çıkartmak zorunda olduğunu sorar, ona verilen yanıt, yerlatının kural ve kanunlarının mükemmel olduğu ve sorgulamadan kabul etmesi gerektiğidir. Tanıdık geldi mi?

Ölüm eğer dönüşümse, bu yüzleşme ile dönüştürecek olan. Neyi? Kaderi. Ne kaderi? DNA!!!

Bugün işte sen Inanna, içindeki dişi transformasyon arketipini aktive ederek yavaş yavaş bir seramik tornasında çeker gibi sarmallaştırma şansına sahipsin. Ereshkigal ve Ningishzida asla düşman değiller ama hangi dönüşüm yumuşacık oluyor ki eğer sen kendini bırakmadıysan. 

Bugün yüzleşmelerin günü, bugün dönüşüm için ertelenen yüzleşmelerin günü. Çakralarının sarmalları, DNAn ve sen bugün dönüşebilrsiniz. Sadece kendini bırak akışa, içine dön. Kendine dön, etrafa yumuşaklıkla yaklaş, Ningishzida'nın bir afete dönüşebilecek kaosu besleme arzusuna gem vur ve içine dön. 

7 chakras ile ilgili görsel sonucu
Kaynak thrpowerofhappy.com 

Çakra çalışmaları yapmak, meditasyon yapmak için harika uygun bir gün. Aman ben bunları yapamam diyenler için çakra da neymiş meditasyonda oturamam ayağım bacağım uyuşur ben oturamam sıkılrıım diyenler için de önerim basit: Yüzüne hafif bir tebessüm kondur, saat alarmını kur 30 - 45 dakika arasına ve yürüyüşe çık. Kimseyle konuşma, etrafa bak, denize ağaçlara insanlara ve o yürüyüş boyunca tebessümün yüzünde kalsın bak nasıl faydası olacak. 

Kendi ritüellerini gerçekleştir. Venüs Retrosu içinde yer altına iniş içinde bir iniş daha bugün işte :) Sarmalı görüyor musun? Kendine dön sevdiğin ne varsa onu yap ve kalbini yumuşacık tut. 

OmKremShanti

6 Ekim 2018 Cumartesi

Bir kaynana damat çekişmesi Hades ve Demeter Yeni ayda Sinemalarda

Geliyooor geliyooor şenlikli bir yeni ay geliyoooor  :)  yukarıda dizilim tam bir şenlik, kamerayı koysak sezonluk dizi çıkartırız. Bayağı bir eskilerden karşılaşma, bir kapışma, efendim kareler olsun kavuşumlar olsun bol bol Aşk-ı Memnu kıvamında dönüşüm var. 

ceres symbol ile ilgili görsel sonucu
Ceres'in sembolü, kaynak wikipedia

Yeni ayları severim ben, güneş rehber olur, onun ışığında yeni başlangıçlar yapar kendimize yenilikler ekler sonra o yenilikleri 2 hafta kadar içselleştirir Dolunay'da onaylar damgalarız. Ay en sevdiğim :) Gelişim Değişim Dönüşüm

Kim kiminle ne yapıyor bu yeni ay bol dedikodulu bol papparazzili bir olay. 

Bu yeni ayımız Hades ile Karede. 90 derece. Kare? Sponge Bob? No no :) Bu kare biraz gerilimli biraz güç mücadelesi içinde birazcık çatışmalı bir şey ama ben olsam kaşımı çatmam çünkü Kareler bizi bir güzel yaptın mı yapamadın mı al sana tokat yaptın mı yapamadın mı al sana tokat döngüsü ile taaaa ki yaptın mı yaptım iyi aferin'e gelene kadar evirir de çevirir. İşte tam da bundan dolayı o içindeki zehri atmanın, detoksun diyetin (bedensel fiziksel ruhsal enerjisel tamıtamına sırası) Kare'nin başrolü bu sefer yer altının prensi Hades'te.

Hadeeessss, Venüs Retrosu'ndan hatırlayacağımız bir hikaye var burada detaylara gireceğim biraz sonra ama; önceee kim bu Hades. Efendim kendisi yeraltı dünyası Tartanos'un yöneticisi efendisi süper starı her şeyi. Ama bak ölüm değil kendisi, sadece ölüler diyarından sorumlu. Karısı Persephone'yi kaçırarak evlenen bu abimiz bu tutulmada kaynanası ile aynı sahnede :) Tam bir reality show. Hades ne getiriyor bu yeni ayda bize? Drama queenlik, dönüşüm (bakınız ölüm), yoğunluk, aşırılık. Mersi Hades çekilebilirsin...

The Rape of Proserpenie (c. 1684) by Luca Giordano (Kaynak http://www.world-myth.com/greek/demeter-and-persephone) Fotoğrafı olmadığı için olayn dramatikiğini yansıtan bir tablo seçtim. Keşmekeş buradan da ne yazık ki görülebiliyo

Ah Celes, yani Demeter, bereket, tahıllar ve tarımın tanrıçasısın Sen ki kadın anam senin biricik kızın Persephone güzel güzel gezerken bu hain damat Hades göz koydu kızına, sonra bir tuttu kaçırdı kızı yeraltı dünyasına, ölüler diyarına. Kızın burada tutsakken küstün sen de dünyaya dedin ki bannnnaaa neee kardeşim bir kızımı emanet edemiyorum sana, yok size tahıl, bereket, tarım gidiyorum ben dedin küstün gittin. Güç bela 1001 pazarlık ile tamam dediler o girdi araya bu tanrı konuştu hain damat Hades ile, çıktı kızın oradan. Velhasıl yemiş narları güzel Persephone löp löp e ölüler diyarının narını yiyen normalde çıkamaz. Velhasıl siz de tanrısınız koskoca, haydi gene pazarlıklar gene konuşmalar danışmalar 9 ay seninle kaldı güzel Persephone, 3 ay da indi ölüler diyarına kocasının yanına. Yukarıda, bu yeni ayda, kendisi sayın kadın anam Demeter de ay ile kavuşumda. 

Söz verdiğim detay; Venüs retrosu dahilinde yer altına inen İnanna ile burada Persephone'nin kaçırılması arasındaki bağ tam da aslında şu dönemde arın maskelerden mesajını çok da güzel veriyor. 

Sabit yıldızımız Kraz, karganın patisinde, Corvus takımyıldızında parıldayan hani. Hani şu karga var ya hikayede. Güneş tanrısı Apollo hamile sevgilisi Coronis'in başına diktiği. Sonra bu kargacık bir bakıyor Coronis hamile haliyle vur patlasın çal oynasın sevgili yapmış. Elçiye de zeval olmuş hem de nasıl o güzelim gri rengi dönmüş kapkara bir hale Apollo bu zavallıyı lanetleyince. Başka hikayeler de var gerçi karga ve Apollo ile ilgili ama baktım ki dişi enerji annelik, hamilelik, dönüşüm ve entrika seçiverdim bunu. Bu kısacık hikaye da diyor ki bize dedikoduya boş lafa beceriksizliğe yalana agresifliğe tutkuya bencilliğe dur de bu dönemde özellikle uzak dur. 

Kaynak AstrologyKing Corvus burada yeni ayımızın üzerine düştüğü takım yıldız. Özellikle de Kraz sabit yıldızı, tam olarak karganın sağ ayak bileği (nasıl denir ki işte orası) üzerinde parıl parıl parlamakta

Peki kıssadan hisse ne? 

Bu yeni ayın teması kadınlar, anneler, dişi enerji ama çok kuvvetli, bekar anneler, çok çalışan çok uğraşan çok  emek veren kadınlar. Yoğun, saplantılı bir annelik geliyor. Şefkat, korumacılık, yetiştirme, bakım, fedakarlık, yaratıcılık. Anne ille kendi annen olmak zorunda değil. Erkek bile olsan ve hata dede bile olsan içindeki o annelik dişilik. Ama bazen de anneliğin yıkıcılığı. Freudien tartışmalara girmeyelim yok yok girmeyelim :) 

Neye karşı? 

Hades efendinin getirdiği yoğunluklar dramalar ve aşırılıklar. Güç savaşları olsun, inat olsun bunlara dikkat. Gördük mü kapatıyoruz gözü kulağı gökyüzüne bakıyoruz bak bulutlar falan ne güzel, bakma annem o tarafa sen. 

Karşımıza ne çıkacak? 

Tabi ki tamamlanmamış karmik temizlik çanlarının sesi. Kare var kareee temizlememiz için bizi bir güzel zorlayacak. Hades ve Demeter arasında bir çekişme bir paylaşamama durumu var bir de güzel kurban Persepohone, sesi çıkmayan gariban, kaderine razı olan. Persephone olmayalım :)  Ay ve Demeter bir, birlik halinde beraber harekette. 15 gün anneliğin yapıcı tarafını mı alacaksın yıkıcılığına mı kalacaksın. Bu da senin sınavın. 

Birisinin gerçekten ilgiye mi ihtiyacı var yoksa şımarıklık mı yapıyor bu yeni ay ışığını verecek oraya antenleri dik bir eğer varsa şüphen sağında solunda. 

Şu güzelim yeni ay biraz hüzünlü, Demeter'in kızı için çırpınması falan ama allahtan Terazi burcunda oluyor, romantik terazi sevgili yükselenim, her şeyi olduğundan daha da iyi gösterir o biraz yumuşaklık katar sevgi katar içine hafifi bir muffin havası verir mutlu eder. Canım Terazi (bu iyi terazi günüm olduğu anlamına geliyor sanırım şu an).

Yeni diyet, detoks, bunlara başlamak, beslenme alışkanlıklarında değişiklikler yapmak için güzel zaman. (Demeter etkisi)

Kötü alışkanlıklar olsun benim gibi tatlı şeker bağımlılığı olsun bunları terk eylemek için de uygun. 

Beceri, marifet, efendim börekler çörekler yapmak, el işleri ile etrafı büyülemek, yaratıcı sunumlar yapmak yazmak çizmek gibi nimetler de gelecek önümüze. Yaratıcılık ile ilgili yapacaklarımız varsa tammm sırası haydi hurraaa :) 

Hırslardan, intikam duygusundan dedikodudan arındığımız, güzel tohumlar ekip kendimize yeni alışkanlıklar kattığımız bütünün hayrına bir yeni ay olsun. Işık rehber olsun.

Om KremShanti








5 Ekim 2018 Cuma

40 Gün 40 gece İnanna Zöhre Afrodit Venüs

En baştan bir bağırayım da rahatlayayım (zaten önümüzdeki dönemde çok lazım olacak rahatlama); BEN ASTROLOG DEĞİLİM :) oh beee 
Ama ben Mitoloji severim, tarih severim. Mitoloji bilmeden özellikle Sümer, Mısır, Yunan, Roma Mitolojisi ve tarihi bilmeden yapılan yorumların destekli olmadığı ve hep aynı olduğu kanaatindeyim. Benim anladığım nedir peki neye ahkam kesiyorum? 

40 gün 40 gece karmik temizlik var yanmak öllmek doğmak var haydi hayırlısı olsun :) 

40 ile ilgili görsel sonucu

Venüs bir tanrıça efendim, bu tanrıçamız direkt olarak Roma Mitolojisi çıkışlı. Bunun geldiği yer neresi? Nihayetinden Roma Panteonu, Yunan Panteonu'ndan uyarlama diyelim :) kimse kırılmasın. Veüs bereket, verim,  bahar tanrıçası. Bundan aslında kasıt; değişim dönüşüm ve bun abağlı olan çoğalma. Kültürlenmişler efendim kendileri :) bu kültürlenme öncesi Antik Yunan'da abla kim? Afrodit. Şimdi bir dur. Afrodit kimdir? Uranüs'ün Kıbrıs kıyılarında köpüklerden doğan (ki güzel de bir hikayesi vardır o başka bir gök olayının özü, onu da zamanı gelince anlatalım) Aşk ve Güzellik Tanrıçası kızçesi. Bir başak ekole göre de Zeus ve Deone'nin kızıdır ama bu konular tartışmalıdır.  Aşk ve Güzellik :) Venüs uydu mu? Cuk diye tam oturdu di mi kafada. Harika. Şimdi Afrodit'in Truva Savaşı'nı başlatanlardan biri olduğunu bilmeyen de kalmadığına göre (bilmeyen okudu ve öğrendi) madalyonun öbür yüzüne bakabiliriz. Hırs, ihtiras, saplantı, kıskançlık. Afrodit asal sadık br eş ana gibi bir kadın anaaammm olmadı. Kocası Hephaistos'u Ares dahil peeek çok ölümlü, yarı ölümlü ve ölümsüz ile aldattı da aldattı. Yabancı geldi mi? Gelmesin Afrodit'in bazı diğer özellikleri de böyle işte. Sar geri biraz daha Mısır'da Isıs ve Hathor. bu iki tanrıçayı topluyorsun bir bizim Afrodit a.k.a. Venüs ediyor. Yetersizlikten değil dualiteden kaynaklı. Bir minnoşçık daha git Sümer'e in İnanna!!!

Dur orda bu retroyu en güzel Inanna ve Ereshkigal'in başrollerini oynadığı İnanna'nın Yeratına Seyahati açıklıyor. Burada da bir dualite var. İnanna ve Ereshkigal kardeş. Venüs gezegeninin sembolü ne? Ayna, kız kardeş neyin sembolü? Ruh aynasının. Buraya kadar tamam mı herkes? Kardeş ve ayna meselesine geleceğim neden bunu söyledim not kenarda dursun.  

Tarihsel bakarsan;
  1. 6 Ekim - 26 Ekim
  2. 27 Ekim - 3 Kasım
  3. 3 Kasım - 16 Kasım

Devam ediyorum. Inanna'nın hikayesi bir kaç bölümden oluşuyor özetle şu şekilde; 
  1. Tanrıça İnanna, yer altı tanrıçası olan, arasının pek de limoni olduğu ve kocası ölen kız kardeşi Ereshkigal'i ziyaret etmek ister. Yolculuğu esnasında 7 kapıdan geçirilir her kapı bir öncekinin daha küçüğüdür ve 7 kapı da geçildikten sonra çırılçıplak kalacak şekilde Ereshkigal'in atadığı mihmandar tarafından kıyafetleri çıkarttırılır ve başı eğilir. Yani egodan arınır ve teslim olur (burayı da not ediyoruz) 
  2. Ereshkigal ile birbirlerine girerler, Ereshkihal İnanna'yı yeraltında esir tutar. Yani meali, 3 gün çengele asar öldürür. (Ölüm halini not alalım) İnanna tedbirlidir, bize uyarlasak sağ duyumuz diyeceğimiz vezini Ninşubur'u dışarıda tembihlemiştir. Ninşubur İnanna'nın kocası Dumuzi dahil herkese gider yardımister, Enki sonunda tırnak kirlerinden iki cinsiyetsiz yaratık yollar ve İnanna bir şekilde yer altından çıkartılma yoluna girer.
  3. Yeniden doğuş olarak değerlendirilebilecke bu 3. kısımda Ershkigal Enki'nin yaratıkları tarafından ikna edilir, fakat bir şart vardır, madem yeraltı dünyasından çıkacaktır İnanna, yerine birisi girecektir. İnanna kocası Dumuzi'nin yanına gittiğinde beyefendiyi vur patlasın çal oynasın pavyonvari bir haada bulur ve Dumuzi'yi yollar. (gerçi Dumuzi'nin kızkardeşi Ereshkigal ile pazalık eder ve sonsuza dek orada kalmasındansa 6 ay aşağıda 6 ay yukarıda kalmasına ikna eder.) Asıl unutulmması gereken bu iki kızkardeşin birbirlerinin gölge varlığı olmasıdır. 
inanna and ereshkigal ile ilgili görsel sonucu
CG Jung Society of Melbourne Inc
Buraya kadar hikaye anlaşıldı mı? Venüs Retrosu 3 aşamadan oluşur Daha yalın tekrar edecek olursak;
  1. Naif bir hal içerisinde biraz çekingen olacağımız bir süreç geçireceğiz ilk etapta. Bu da bizi ölüme götürecek. Egosunu öldürmeyi maskesini çıkartmayı başaran kendini ve etrafını kandırmaktan vaz geçecek olan neyse o kalacak olan saf olandır. Saf olmayan zaten bu süreci yaşamayacaktır. 
  2. Şeytan ile karşılaşılacak olan ikinci evrede herkes ringde kendi şeytanları ile başbaşa. İnanna'nın içinde Ereshkigal, Ereshkigal'n içinde İnanna var. İnanna ne kadar aşk erdem ve savaş tanrıçası olsa da Ereshkigal'de olan karanlık İnanna'nın da içinde mevcut. Kendi dnege ve saflığına ulaşmak için ne kadar yüzleşirsen o kadar hızlı yanacak, ki bu evrede Venüs gezegeni de Güneşe yaklaşmış olacak) yandığında saflaşmış olacaksın. (Ateşin saflaştırıcı ve ateş enerjisinin dönüştürücü yanlarını ezoterik, enerjisel ve diğer alanlarda detaylı tartışırız umarım bir gün)
  3. Yeniden doğum. Saflaşmış, yanlarını kabul etmiş, dengelenmiş daha hazır olmuş hale gelecek kişi bir Venüs retrosundan daha sağ salim çıkmış olacak. 

Karma temzliğinin bolll bolllll karşımıza çıkacağı bu süreçte eski sevgili olsun, münakaşalı akraba olsun, taktığın iş arkadaşı olsun karşına çıkabilir, aranabilir, kendi karmanı düşünerek hareket etmelisin :) Bakınız İnanna ve Eershkigal. Kendine iyi bakacaksın, dişil enerjinin artacak olması koruyucu bir dönem olması nedeni ile içtiğin su yarayacak. Tanrıça enerjisi her zaman çok da asil olmaz biraz da lükse düşkün cebe düşman olur aman diyelim alışverişe dikkat. 40 gün içerisinde karanlık tarafınla yüzleşeceksin. Sevmiyorum ben olumlama olumlama dengede olacaksın olumlama yok denge var. Eski sevgilin yazacak çizecek, hellalik isteyecek koçum diyecek, yutma bu zokayı. Herhangi bir kontrat için uygun zaman değil bak gene söylüyorum, çünkü (İnanna'nın kocası misali) güvenini ha etmeyenler de ortaya çıkacak ve her an sırtına bir sancı saplanabilir, bu da bir hançer olabilir. 

venus ile ilgili görsel sonucu
Resmin kaynağı NASA. Buradan da görebileceğimiz üzere bu 40 gün 40 gece üzerimizde bir alev bir ateş içimiz dışımız sıcak olacak. Yanacaksın pişeceksin, aydınlanacaksın.

Karanlık olacak ki aydınlığı bileceksin. İçinde her ikisi de olacak aynı kozmos gibi o yüzden yanmaya dengelenmeye hazır olacaksın. ben olsam yeni bir kontrata başlamam mevcudu tamamlar, vedalaşırım bu süreçte karmik temizlik zamanı haydi bakalım, dengeye niyet edelim, farkındalığımızı bırakmayalım, bu retro da bizlere hayırlı olsun.  

OmKremShanti

3 Ekim 2018 Çarşamba

Geyikler, İmzalar

Hayatta ne kadar dibe  vurabiliriz ki? Hepimizin kolektif tecrübesine dayanarak söylüyorum; ÇOK DAHA DİBE EN DİBE EN DİBE EN DİBE. Her dibe vuruşumuzdan sonra neler oluyor peki? Dibe vurdun bir yara aldın bir tarafına, çıkarken biraz debelendin biraz daha yara aldın, sonra yaralar kapanıyor, bazen izler kalıyor ama sen yaşamaya devam ediyorsun. Bugüne kadar he ne olmuş olursa olsun ölmedik. İnatla yaşadık, bir şekilde öyle veya böyle.

Bu ara bir insanın vedasına şahit oluyorum, hiç bunun hakkında konuşmak da istemiyorum. Devindikçe sanki değiştirebilirmişim gibi, sanki kaçabilirmişim ya da en azından kısa süreliğine saklanabilirmişim gibi. Sadece gibi tabi, gerçek değil bu sanrı. Bile bile gene de deviniyorum.

Adımı yanlış yazmış olabilir, ama umrumda değil bu anıyı bu şekilde seviyor ve kabul ediyorum 
Bu ara kendimi zekice yazılmış kitaplara verdim. Nereden duydum kim söyledi hangi yorumda gördüm bilmiyorum ama kader ağlarını ördü ve ben önce Naif. Süper'i sonra Doppler'i en son da dayanamayıp Bildiğimiz Dünyanın Sonu'nu okudum. Naif. Süper'i bir Pazar sabah elime aldım ve bütün gün elimden bırakamadım gülümseyerek sarılarak okudum. Mutlu okudum. Kitabın ne yazık ki son cümlesini okuduğumda aa bitti dedim. Üzüldüm ama bana kattıkları için sevindim. Hepimiz varoluşsal krizler yaşıyoruz, bu 3 kitap da aslıda bununla ilgili. Her hilkat garibesi huyum beni daha da özel ve güzel kılıyor. Erlend Loe tüm bunları bana söylediğin için dünyayı daha iyi bir yer yaptığın ve bizi vahşi tarafımızla yüzleştirdiğin için teşekkür ederim. Ve hatta ben bunu adamcağıza Twitter üzerinden yadım o da bana yanıt verdi, hatta dedi ki 2 Ekim'de İstanbul'dayım. Yaşayan en önemli kült yazarlardan birisi şehrime gelecek, tabi ki atladık gittik. İmza seansını kaçırdık ama söyleşi harikaydı. Anais Nin'in günlüklerini okumuş Erlend Loe, Knut Hamsun severmiş, 3 kitabı daha yakında ülkemizde yayınlanacakmış, Yapı Kredi Yayınları sağ olsunmuş. Bir kaç yazar arkadaşı ile bir komün halinde yazıyorlarmış, parayı kazandığı yer senaryo yazımı olduğu için kitapları da son derece içinden geldiği gibiymiş, herhangi bir hedef kitleye yazmazmış. Kitaplarını yazdıktan sonra okumazmış. Hatta bir tavşan mevzusu oldu da söyleşide hemen engin bilgimi sundum olayı çözdüm. Ama burada spoiler vermeyeceğim. Birer cümle ile çok kısa en çok bu 3 kitapta neyi sevdim ben?
Bebişlerim benim hepsini ayrı seviyorum 

Naif. Süper:
Gerçekten naif, liste yapmanın saf olmanın hafifliği insan olmakla yüzleştiriyor. Evet tuhaf huylarımız var ama iletişim her zaman bizi mutlu ediyor. Hayatın güzel sürprizlerine açık olmak akışa bırakmak, vahşi yanını beslediğinde yumuşaması ben hep bunları gördüm. Ve hatta yazar hiç kahve içmeyen, kahvenin tadını bilmeyen bir ana karakter kullanarak kendisini de yerleştirmiş bir güzel.

Doppler:
Vahşileşmeye, geri dönmeye, en başa sarmaya her an aslında hazırız. Sadece bu son derece dğal dürtü travma sonucu ortaya çıkıyor işte arıza orada sanılıyor. Sadeleş, psikozunu yaşa (ki Tantra da aynı şeyi söyler) sonra iyileşeceksin. Nefs işin içine girince işte o zaman olmuyor güzle kardeşim (bunu 2. kitapta daha net görüyoruz). Sorumluluklardan kama sen Doppler olma ama başka bir hayat mümkün hep bir seçeneğin var. Favori karakterim Bongo!

Bongoooooooo
Bildiğimiz Dünyanın Sonu:
Potlaç sahnesi netti. İkinci favori karakterim Tavşan :) İçine bir kere o primitif çağrı geldiyse ve sen ona uymamak için direnirsen işte asıl sorunu orada yaşarsın dostum. Velhasıl dedik ya başka bir hayat mümkün, en iyisi senin içgüdülerini besleyen. Aksi takdirde hasta olman ruhunu hasta etmen auranı kaydırman o kadar mümkün ki, her sabah salonunda bir şifacı ile uyanamazsın. Şifa arıyorsan gelir.

Önyargı olmadan, tamamen filtresiz zihinle okunmasını tavsiye ettiğim 3 adet kitap. Beni çok eğlendirdi, isterim ki herkes eğlensin.. Hayatın sonuna geldiğimizde anı olacağız biz de, kendini açmak için işte bunlara ihtiyacımız var. Hayat her şeyi kendimiz yaşayabileceğimiz kadar uzun değil, kitaplar o yüzden çok önemli. Bol kitap okuyun bol meditasyon yapın. Ben biraz üzgünüm, o yüzden çok daha fazla yaratmam gerek. Ben yaratırken siz de okuyun kitapları belki beğenen olur, bana da haber verir, ben de katkı sağladığım için sevinirim.

OmKremShanti





2 Ekim 2018 Salı

Matcha Çayı: Uzaylı kanı değil ve ama muazzam bi süper içecek

Çok gezen mi bilir? çok bulmaca çözen mi, TV izleyen mi? kim kim kim :)

Bu sene rekorumu kırarak tek batında 12 saat uçarak Tayvan'a gittim. Dev gibi uçağımızın tekerleği TaiPei Havalananına pistine değdi bana da bir huzur indi. Başıma geleceklerden habersizim tabi o esnada, sadece yere değdik ya uçak korkusu olan ben çok mutlu oldum. Beni bir güzel alıp otelime götürdüler, ben tabi dayanamadım çıktım attım kendimi sokaklara, tapınak tapınak gezdim. Bir baktım insanlar yeşil bi şeyler içiyor. Ne ki o? bana ne ben de istedim. Amaaaaa anlat bunu anlatabilirsen tabi. Allahtan kalbim temiz, ertesi gün öğlen yemeğinde beni davet eden hanımefendi bana yeşil çay seversen sana bir şey deneteceğim diyerek dayadı bana matcha çayını.

İlk önce bir iğrendim bir nefret ettim bi dedim allah seni bildiği gibi yapsın. Bir midem bi sevmedi tadı desten tuhaf. Neyse kadın anlattı bu öyle iyidir böyle iyidir. İçimden diyorum ki bundan gelecek iyilik allahtan gelsin. Neyse bir kaç saat geçti, ben Taipei'ye geri döndüm. Gene çıktım tapınak tapınak geziyorum. Canım o tadı kötü şeyden çekti yeşil yeşil uzaylı kanı diyorum kendi kendime gülüyorum falan deli gibi tam. Aldım bi tane içtim. Sonra bir alıştım buna ben. Her gün iki tane falan içmeye başladım. bir yandan da diyorum ki ben bunu nerede bulacağım İstanbul'a dönünce. Acı hikaye yani. Son gün geldi, havalimaında patlattım son bi matcha, bindim uçağa hooop 13 saat de orda oturdum geldim anamın evineeeee. Sabah 7'de inen uçaktan ben de çıktım ve dedim ki bana anam baksın ben bi anama gideyim, girdim eve kadın tuhaf tuhaf yüzüme bakıyor, ne oldu diye. Bir baktım aynaya aaaauuuww bana nur inmiş. Benim surat parıl parıl parlıyor canlı bir cilt nasıl muhteşem. Harika olmuşum.

Sonra anladım o sağlıklı parlama matcha çayından oldu. Ben de gittim aldım eve bir kutu. Hala tam dozajımı tutturamadım ama başaracağım.

matcha tea ile ilgili görsel sonucu
Kaynak: https://livejapan.com/en/article-a0001056/ 

Yeşil çay çok sağlıklı değil mi? Matcha çayı daha da sağlıklı BAAMMM. Bir bardak matcha çayı 10 bardak yeşil çaya eşdeğer diyelim, ve  hatta yeşil çayın içinde bulunandan 137 kat daha fazla antioksidan mevcut. Antioksidan vücuttaki serbest radikaller döverek olumsuzluk potansiyelini yok eden bir şey. 1., 2. ve hatta 3. Savaşçı pozlarımı bugün pratiğimde antioksidanlara hediye edeceğim, öyle de önemli. Tufts Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmaya göre, Matcha çayının ORAC (onu da siz bakın ben sölemeyeceğimmmm araştırmaya iticiim sizleri) notuna göre, gramında 1573 ünite antioksidan var. Bu oran narda 105, yaban mersininde 93. Ordan anla.

EGCG (epigallocatechin gallate) açısından çok zengin, bu da şu demek, EGCG bilinen en önemli kanser karşıtı, durumu önleyen kansere karşı cesurca savaşan ve yenen bir iyi kahraman. Yeşil çaydan çoooooook daha faza EGCG içermesi bedeni bu illete karşı risklerden korumakta. Matcha çayındaki cathecinlerin, bu çok özel bir antioksidan, %70'i EGCG düşün yani toza, kirliliğe, UV'ye ve bir çok nedenden dolayı oluşabilecek DNA hasarının önüne geçen bir süper kahraman.

Metabolizmayı durduğu yerde hızlandırıp yakılan kalori miktarını artırıyor. Tamam bi günde 0 beden olmayacaksın ama bak ne güzel destek sana. Yani  popocuğu kaldırmak istiyorsan, Matcha sana enerji veriyor, kalorileri daha hızlı yakıyor. Mis gibi detoks da yapıyor. İçinde C vitamini, Selenyum, Krom, Çinko ve Magenzyum da var ki bunlar mutlaka bedene alınması gereken mineral ve vitaminler. Yaşasın Matcha çayı. Yaşasın klorofiller vitaminler ve tüm diğer filler ben çok severim fil :) yaşasın düşük kolesterol ve kan şekeri seviyeleri yuppiiii.

Bitti mi bitmedi.

Efendim bu Budist Monklar Matcha çaynı uzun zaman afiyetle içmişler manastırlarında. Bu amcamların saatlerce huşuuuu içinde meditasyon yapabilmelerinin sırlarından biri de Matcha çayı. Ne kadar şaşırdım ben bunu duyunca hem de nasıl. Meğerse bu arkadaşın içerisinde bulunan ve başka bir önemli kimyasal olan L-Theanine konsantrasyon ve odaklanma sağlıyormuş,  ayrıca bu çayı içince zihin sakin beden daha gevşek de oluyor tabi, bu iki etki bir araya gelince meditasyonlarım daha güzel olmaya başladı. Bu L-Theanine mevzusu derin, benim en çok hoşuma giden içeriklerden birisi Matcha içinde. Velhasıl kelam,  seratonin ve dopamin miktarını artırıyor bu arkadaş enin beynine nüfuz edip, mutlu oluyorsun öyle durup dururken daha ne yapsın :)

Sabahları bazen sürünerek kalkan ben sabah matchası içmeye başladığımdan beri zıp zıp bir taşan oldum dolanıyorum ortalıkta. Bunun nedeni 236 ml matcha'da 70 mg kafein olması sandım ama değilmiş, bu içindeki herşeylerin muhteşem kombinasyonundan dolayı bu harika enerjiyi veriyormuş ve hatta kendisi beden dayanıklılığını %24 gibi bir oranda da artırabiliyormuş. Vay anasını sayın seyirciler.

Nasıl yapılır içilir bu meret diye sorana, törenler yanıtını hak bilirim. Çay meditasyonu diye bir şey var, ve Matcha kesinlikle bu meditasyonun yıldızı olmayı hak ediyor. Sessiz sakin bir şekilde matcha mı bir minik kaşık kadar içeceğimi hazırlayacağım kapa koyuyorum, sakince kaynardan önceki haldeki suyu ekliyor ve matcha zırlamka için özel olarak aldığım bambu whisk ile karıştırıyorum. Whiskin o tatlı hissi bana oyun oynuyorum hissi veriyor. Sonra kahvaltımı yaparken bir yandan da matcha çayımı yudumluyorum. Yalnız bu sabah içinde topak kalmıştı, süzgeç ile matchayı iyice eleyip sonra karıştırmak daha mantıklı olabilir. Sabah meditasyonu ve duşunun üzerine çok yakışıyor. Bir de bu sabah ritüeli beni gerçekten mutlu ediyor.

Matcha derin felsefesi, anlamı olan, ritüelistik, meditatif bir mutluluk kaynağı. benim yazdığım 2 satır ile açıklanacak bir olgu değil, ama en güzeli araştırmak ve bu çayı içmek, lattesini, ne bileyim smoothiesini tüketmek ve faydasını şifasını birinci elden tecrübe etmek :) Uyum, saflık, sakinlik ve saygı üzerine ritüeller ile içilen bu özel çay gerçekten hem bedene hem de ruha parıltılar saçıyor.

Bence sizlere de afiyet olsun. Yalnız zincir kahvecilerdeki matchayı hiç tavsiye etmiyorum tam bir hilkat garibesi o, bence toz halinde alın ve / veya çay odaklı bir yerde için. Bunun sıcağı soğuğu sütlüsü falan da var. Cümleten afiyet olsun yarasın :)


It is payback time bitcheeeeeeezzzzzz!!!!

Mars ile Neptün yani kim kim Ares ile Poseidon It is payback time bitcheeeeeeezzzzzz!!!! dım dım dım dım dım baslar tizler haydi bakalım zi...